| Dişinin boynunu ısırıyor ve yan tarafını okşuyor. | Open Subtitles | أمسك رقبتها وأخذ يداعب جوانبها |
| Bazen saçlarımı okşuyor ve yüzüme bakıyor. | Open Subtitles | في بعض الاحيان يداعب شعري وينظر إلي |
| Ve işte, şimdi Liedholm ve Axbom arasından yolunu açıyor | Open Subtitles | و الان يداعب بطريقته من خلال ليدهوم واكسبوم |
| Babanın bir ergene sakso çektiğini çenen düşene kadar anlat ama en azından kazıyor ol. | Open Subtitles | وتحدّث حوّل والدك كيف يداعب الشبان ولكن احفر بينما انت تتحدث |
| Hem ömrüm boyunca bir çift güzel memeyi tutup aletimi sokmaktan kötü şeyler de düşünebilirim. | Open Subtitles | الى جانب ذلك، أستطيع التفكير بأشياء أسوأ في حياتي من امساك ذلك الزوج الجميل يداعب قضيبي - ! |
| Çok şerefsizsin dostum. Dün sen kan içerken, saçını kim okşadı? | Open Subtitles | من الذي كان يداعب شعرك الليلة الماضية حينما كنت تشرب الدماء؟ |
| Köpeğini okşayıp karısına hoşça kal öpücüğü verince, | Open Subtitles | وحين يداعب كلبه، ويقبل زوجته قبلة الوداع، |
| Ya da çavuşu tek elle tokatlıyor diye. | Open Subtitles | أو يداعب نفسه بيد واحدة؟ |
| Başka bir kadının vajinasını yemesini affettirebilirmiş gibi. | Open Subtitles | وكأن كل تلك الإعتذارات ستعوّض عن رؤيتي له يداعب إمرأة أخرى |
| Çocuk fili okşuyor. | TED | الولد يداعب الفيل |
| Su tenini okşuyor... | Open Subtitles | الماء الذي يداعب بشرتك |
| Ve işte, şimdi Liedholm ve Axbom arasından yolunu açıyor | Open Subtitles | و الان يداعب بطريقته من خلال ليدهوم واكسبوم |
| Chow sana sakso çeksin ister misin? | Open Subtitles | أتريد من (تشاو) أن يداعب قضيبك؟ |
| Paul ile ilk tanıştığımda sakso çekiyordu otobüs terminalinde, ne deniyordu oraya? | Open Subtitles | ،حين قابلت (بول) لأول مرة ...كان يداعب الرجال في محطة الحافلة ، ماذا يطلق عليها؟ |
| Hem ömrüm boyunca bir çift güzel memeyi tutup aletimi sokmaktan kötü şeyler de düşünebilirim. | Open Subtitles | الى جانب ذلك، أستطيع التفكير بأشياء أسوأ في حياتي من امساك ذلك الزوج الجميل يداعب قضيبي - ! |
| Jelly Roll Morton çalmadı, notaları okşadı. | Open Subtitles | إن (جيلى رول مورتون) لم يعزف .. بل كان يداعب هذه النغمات |
| Jelly Roll Morton çalmadı notaları okşadı. | Open Subtitles | بل كان يداعب هذه النغمات |
| Saçımı okşayıp, küp şeker verdiğinde bittiğini anlayacaksın. | Open Subtitles | ستعرف أنه انتهى عندما يداعب شعري ويطعمني مكعّباً من السكر |
| O da evine gidiyor ve maymununu tokatlıyor. | Open Subtitles | يذهب للمنزل و يداعب قرده |
| Bu adam beni sevdiğini söyledi ve onu başka bir kadının vajinasını yerken yakaladım. | Open Subtitles | أخبرني هذا الرجل أنه يحبني، وأمسكت به وهو يداعب إمرأة أخرى |