| Onu, bu komploya karıştıracak kanıtı yok ediyordu. | Open Subtitles | كان يدمر أي دليل يمكن أن يثبت تورطه في هذه المؤامرة |
| Yani, yaşayan herhangi bir şeyi yarım saniyede yok ederdi. | Open Subtitles | هذا يعني أنه قد يدمر أي كائن حي في جزء من الثانية |
| O tecavüz bir çok kadını yok ederdi, ama seni daha güçlü, daha bilge daha tutkulu kıldı. | Open Subtitles | ذلك الاغتصاب قد يدمر أي امرأة لكنه جعلك أقوى وأكثر حكمةَ وتعاطفاَ |
| Devasa egosuyla tanıştığı herkesi yok eder. | Open Subtitles | إنه يدمر أي شخص يقابله كم هو شخص مهم. |
| Ama kanıtları yok etmek için yakmışlar. | Open Subtitles | الحريق يدمر أي أدلة |
| Çözelti her şeyi yok edebilirdi. | Open Subtitles | المحلول القلوي يدمر أي شيء |
| Aramızdaki her şeyi yok etmez. | Open Subtitles | لم يدمر أي شيء بيننا. |
| Delilleri yok etmeden hemen kapıyı kırıp girin. | Open Subtitles | اقتحم المكان قبل أن يدمر أي دليل ! |