| Ama ellerini o kadar iyi yıkıyor ki, kokusunu alabiliyorum. | Open Subtitles | لكنه يغسل يدية جيدا ً حتى إنى شممت رائحتها. |
| Yenilmiş olan gladyatör ellerini... kaldırarak merhamet diler. | Open Subtitles | المصارع المهزوم ربما يتوسل للرحمة برفع يدية هكذا |
| Körüğü ellerini kullanmadan çekebilen tek kişi. | Open Subtitles | الشخص الوحيد اللذي يمكنة الضخ من دون أن يستخدم يدية |
| Bu gücü elinde tutabilmenin çekiciliği. | Open Subtitles | حسراتهم على الماضى الأليم يشعر بها بين يدية |
| Bak, adamlarının elinde silah olmasaydı küçük köpeklerden farkı kalmazdı. | Open Subtitles | انظر, تابعك سيقوم بارتكاب خطأ اذا لم يبعد يدية عن سلاحة |
| Körüğü ellerini kullanmadan çekebilen tek kişi. | Open Subtitles | الشخص الوحيد اللذي يمكنة الضخ من دون أن يستخدم يدية |
| Bu sürede herkes lütfen ellerini masadan uzak tutsun. | Open Subtitles | فى الوقت الحالى , ليُبقى الجميع يدية بعيداً عن الطاولة , رجاءاً |
| O herifin işi bitmiş. ellerini gördünüz mü? | Open Subtitles | هل الشخص قد جُن , هل رأيتى يدية ؟ |
| Polis Edgar'ı elinde kürekle yakalamış. | Open Subtitles | الشرطة قبضت علية مع مجرفة فى يدية |
| Dr. Fell elinde, o İtalyan olmayan elinde Dante Alighieri'nin kendisinden gelmiş bir notu tutuyor olsa ne olduğunu anlar mı peki? | Open Subtitles | ربما يُمسك د. (فيل) بيديه يدية الغير إيطالية |