| Sert kış şartlarıyla mücadele vermekle meşguller daha çok ve bu zor koşullara zekice yöntemlerle cevap veriyorlar. | Open Subtitles | هم مشغول جدا بالظروف الشتائية القاسية وهم يردّون على هذا التحدي في بعض الطرق المبدعة. |
| Yeminliyken hükümetim için yalan söyledim ve sözde vatanseverliğimin karşılığını bana böyle mi veriyorlar? | Open Subtitles | لقد كذيت وانا تحت القسم من اجل حكومتى وهكذا يردّون لى ما تسمونه وطـنيتى؟ |
| Ama karşılık da veriyorlar. | Open Subtitles | لكنهم يردّون مع ذلك. |
| Telsize her zaman cevap vermiyorlar ve bu beni deli ediyor. | Open Subtitles | هم لا يردّون على ندائي اللّاسلكيّ دائمًا، وهذا يجنّ جنوني. |
| - Aramalarıma da cevap vermiyorlar. - Tamam. | Open Subtitles | و لا يردّون على اتصالاتي - حسنا - |
| Karşılık veriyorlar. | Open Subtitles | إنّهم يردّون بإطلاق النار. |
| - Karşılık vermiyorlar. | Open Subtitles | -لا يردّون على إطلاق النار . |
| - Cevap vermiyorlar. | Open Subtitles | -إنّهم لا يردّون علينا . |