| Sonunda paraları olmadığını söyleyerek hesabı ödemek istemediler. | Open Subtitles | و في النهاية لم يرغبا بالدفع مدّعيان عدم امتلاكهما للمال |
| Bir anne ve kızın burada yaşadığını anlattı... Ve buranın kiralanmasını istemediler. | Open Subtitles | أخبرتني بأن أماً وابنتها عاشتا هنا ولم يرغبا بأن يكون ذلك المكان مستأجراً |
| - Onlarla gitmeni istemediler mi? | Open Subtitles | -ألم يرغبا أن ترافقيهم؟ |
| Dürüstlüğünüzün, bilmeyi istemedikleri bir şeyi fark etmelerini sağlamamasını ummalısınız. | Open Subtitles | عليك أن تأمل بصدق ألا تجعلهما يدركان ما لم يرغبا في معرفته |
| Seni kaybetmek istemedikleri için işin üstünü örttüler. | Open Subtitles | لمّ يرغبا بفقدانكِ ، لذا أبقيا على الأمر فى صمت ، أخبروا بضع أناس بقد الإمكان. |