| Onun kulübelerinde yaşayıp, istediği kiraları ödemenizi istiyor. | Open Subtitles | ولأنه يريدكم أن تعيشوا في مساكنه الفقيرة وتدفعون الإيجار الذي يقرره |
| Onun kulübelerinde yaşayıp, istediği kiraları ödemenizi istiyor. | Open Subtitles | ولأنه يريدكم أن تعيشوا في مساكنه الفقيرة وتدفعون الإيجار الذي يقرره |
| Herşeyden çok anlamı olan birşey için kalmanızı istiyor. | Open Subtitles | يريدكم أن تبقوا لأجل شئ تعزونه أكثر من أي شئ آخر |
| Başkan, İsrail'e uçmanızı istiyor. | Open Subtitles | السيد الرئيس يريدكم أن تسافروا الى أسرائيل |
| Bir silah şirketini soymanızı isteyen bu adam da kimin nesi? | Open Subtitles | من هذا الرجل الذي يريدكم أن تسرقوا شركة أسلحة ؟ |
| Adamın yapacak işi var. Gitmenizi istiyor. Gitseniz iyi olacak. | Open Subtitles | لدى هذا الرجل عمل عليه القيام به يريدكم أن ترحلوا من هنا لذا من الأفضل أن تخرجوا |
| Akıllı akıllı konuşmaya devam edin. O sadece rahat bırakılmak istiyor. | Open Subtitles | تفضلى وتحدثى بسخرية يا سيدة ولكن الرجل يريدكم أن تتركوه بمفرده فى سلام |
| Khande Rao, sizi ülkesinden bir an önce atmak istiyor. | Open Subtitles | الابن ليس مثل أبيه كاندي راو يريدكم أن تخرجوا من أرضنا مرة و للأبد |
| Kendisini anlamanızı ve mesajını sizlere iletmemi istiyor." | Open Subtitles | إنه يريدكم أن تفهموا إنه يريدني أن أوصل إليكم رسالته |
| Gitmenizi istiyor, yoksa polis çağıracakmış. | Open Subtitles | أنه يريدكم أن تخرجوا من هنا او يستدعى الشرطة |
| İşte bu adam, şimdi hepinizin odasından çıkmanızı istiyor. | Open Subtitles | لذالك أنا هذا الرجل وهذا الرجل يريدكم أن تخرجوا جميعا الان |
| Polis, bu adam benim tutuklanmamı istiyor. | Open Subtitles | أيها الشرطة، هذا الرجل يريدكم أن تقبضوا عليّ |
| Başını biraz belaya soktu ve seni yanında istiyor. | Open Subtitles | لقد أوقع نفسه بورطة ما, و يريدكم أن تكونوا بقربه |
| Gözetim bitene kadar evin sahibi banka. Banka çıkmanızı istiyor. | Open Subtitles | المصرف يملك هذا المكان إلى غاية أن ينتهي الاستقصاء، المصرف يريدكم أن ترحلوا |
| Sandığı açmanızı istiyor. Sandığı aç! | Open Subtitles | إنه يريدكم أن تفتحوا الصندوق إفتحواالصندوق! |
| Albayınız ölümüne savaşmanızı istiyor. | Open Subtitles | عقيدكم يريدكم أن تقاتلوا حتى الموت |
| - Evet. İki dostuyla tanışmanızı istiyor. | Open Subtitles | أجل، يريدكم أن تقابلون أصدقاءه الأثنان |
| - "İsa güzel olmanızı istiyor." | Open Subtitles | إجعلوا أنفسكم جميلات لأن " المسيح يريدكم أن تكونوا كذلك ... نعم،حسناً،هذا |
| Bu sabah havalandığımı düşünmenizi isteyen birileri var. | Open Subtitles | إسمعا، هناك شخص ما يريدكم أن تعتقدوا أننا من كنا نحلق هناك هذا الصباح. |
| Özgürlük öldürmedi başkanı, ama öldürdüğüne inanmanızı isteyen birileri var. | Open Subtitles | جماعة "التحرير" لم تقتل العمدة لكن هنالك شخص يريدكم أن تظنوا أنهم هم من فعلوا هذا |