| Ama her an iş çıkabilir, o yüzden Washington'a dönmeni istiyorlar. | Open Subtitles | لكنّهم يريدوك بالعاصمة في حالة وجود واحدة. | 
| Evet. Seni istiyorlar, seni alacaklar. Bu kadar basit. | Open Subtitles | نعم، يريدوك وسيحصلوا عليك بهذه البساطة | 
| Kesinlikle öyle düşünmeni istiyorlar. | Open Subtitles | هذا بالضبط ما يريدوك لتعتقده | 
| Evet, Starbuck'ın kendileriyle tanışmasını uman davacı çocukların 142'si kim olduklarını bilmeni istiyor. | Open Subtitles | 142,اوه , اجل, على امل اقناع ستاربكس ان يلتقي بهم من الاطفال في قضيتك يريدوك ان تعرف من هم | 
| Senin böyle düşünmeni sağlamak istiyor olabilirler. | Open Subtitles | ربما هذا ما يريدوك أن تفكر فيه | 
| Bunu yutmanı istiyorlar. | Open Subtitles | إنهم يريدوك أن تبتلعها. | 
| Seni istiyorlar. | Open Subtitles | إنهم يريدوك | 
| Seni ölmeni istiyorlar. | Open Subtitles | يريدوك ميتاً | 
| Londra MI-6'da neler olduğu hakkında bilgi istiyor. | Open Subtitles | -لندن" يريدوك أن تخبرهم بمعلوماتك عن "إم آى 6" " | 
| -Craig Ferguson beni mi istiyor ! | Open Subtitles | يريدوك كضيفه كريجفيرجسونيريدنيفيبرنامجه! | 
| Onlar seni istiyor. | Open Subtitles | هم يريدوك أنت! |