| George kız arkadaşının bana benzediğini duymak istemez, ben de istemiyorum. | Open Subtitles | جورج لا يريد أن يسمع أن صديقته تشبهني، ولا أنا. |
| Kimse, sevgilisinin eski sevgililerini duymak istemez. Olanlar geçmişteydi bırak öyle kalsın. | Open Subtitles | لا يريد أن يسمع أحد بالأمر ما حدث بالماضي يبقى، انسيه |
| Kimse o yalancı ağzından başka bir şey duymak istemiyor. | Open Subtitles | لا أحد يريد أن يسمع كلمة أخرى من فمك الكاذب |
| Patronun olan salak bunu duymak istemiyor. | Open Subtitles | الغبي الذي تعمل لديه لا يريد أن يسمع ذلك. |
| Aster Şirketler Grubu'nun asıl hissedarları Midas Dokunuşu'na sahip adamı dinlemek istiyor. | Open Subtitles | رئيس مساهمين (آستر كوربس) يريد أن يسمع من الرجل ذو اللمسة الذهبيّة. |
| Sizi kaptana götürsem iyi olacak. Bunu duymak ister sanırım. | Open Subtitles | من الأفضل أن أذهب بكِ إلى الكابتن سوف يريد أن يسمع ذلك |
| Onu ne kadar sevdiğimizi duymak istiyor, tamam mı? | Open Subtitles | الآن، يريد أن يسمع منكم كم نحبه ، موافقين ؟ |
| Baba, kim aşkla ilgili bir şeyler dinlemek ister ki? | Open Subtitles | أبي ، من يريد أن يسمع عن الحب؟ |
| Hayır. Hiç kimse pantolon askısının önemini duymak istemez, değil mi? | Open Subtitles | لا, لا أحد يريد أن يسمع عن أهمية مشابك السراويل, أليس كذلك؟ |
| "Sana kadın mı yok" dememi ister misin? Hiç kimse bunu duymak istemez. | Open Subtitles | أتريد أن تسمع عن جميع الأسماك الأخرى في البحر؟ لا أحد يريد أن يسمع ذلك |
| Kimse senin aptal Polonyalı şakalarını duymak istemez, biliyor musun? | Open Subtitles | لا أحد يريد أن يسمع تلك النكات البولندية الحمقاء. |
| Kimse dijital bir hapishanede bir avatar olduğunu duymak istemez ama bazen böyle olur ve işte buradayız. | Open Subtitles | لا أحد يريد أن يسمع أنه عبارة عن صورة تجسيدية في سجن رقمي لكن ذلك يحدث في بعض الأحيان و ها نحن ذا |
| Ailenin köpeği öldürüldüğünde sahibi, tetiği çekenin öğrencilerinden biri olduğunu duymak istemez. | Open Subtitles | ... عندما يتم إغتيال الحيوان الأليف للعائلة ... المالك لا يريد أن يسمع أن واحدا من تلاميذها كان صاحب إطلاق النار |
| Kimse senin çocukken ne kadar fakir olduğun hikayelerini artık duymak istemiyor, tamam mı? | Open Subtitles | لا أحد يريد أن يسمع المزيد من القصص عن كيف كنت فقيرا في مرحلة الطفولة ، أفهمت؟ |
| Ne sormak istediğini biliyor ama duymak istemiyor. | Open Subtitles | يعلم ما تريدين السؤال عنه ولا يريد أن يسمع أسئلتك. |
| Anladım ki insanlar; istatistikmiş, bilgisayar modelleriymiş, gelecek tahminleriymiş bunları daha fazla duymak istemiyor. | Open Subtitles | بالنسبة لي ، أدركت ، أن الجمهور لا يريد أن يسمع عن المزيد من الدراسات الإحصائية و ألمزيد من نماذج الكمبيوتر، |
| Tanrı aşkına Axl bizim aptal gezimizi duymak istemiyor. | Open Subtitles | بالله عليكِ. إنه لا يريد أن يسمع أخبار رحلتنا البحرية الغبية |
| Hikayeyi bir de sizin ağzınızdan dinlemek istiyor. | Open Subtitles | انه يريد أن يسمع جانبك من القصة, |
| Yargıç Nicastro seni dinlemek istiyor. | Open Subtitles | القاضي ناكاسترو يريد أن يسمع جانبك . |
| Peki bu güzellikler ülkesinde bunları kim duymak ister? | Open Subtitles | ولكن من يريد أن يسمع هذا في أرض اللبن والعسل؟ |
| Eminim sizden duymak ister. | Open Subtitles | إني على ثقة أنه يريد أن يسمع هذا منك |
| Kimse canli caz duymak istiyor | Open Subtitles | لا أحد يريد أن يسمع موسيقى الجاز الحية |
| Ben alemci kızım ve bu alemci kız, sesinizi duymak istiyor! | Open Subtitles | امرأة 2: هنا! حسنا، أنا خمر فتاة، و خمر فتاة يريد أن يسمع... |
| Gerçekten olabilecek bir peri masalını kim okumak ister ki? | Open Subtitles | أعني ، أنها قصة خيالية من الممكن أن تحدث من يريد أن يسمع قصة خيالية ! |