| Oberoth sizlerle biraz daha konuşmak istiyor ve ikamethanenizde kalacak kadar size güvenmiyor artık. | Open Subtitles | أوبريث يريد التكلم معك أكثر ولم يعد يشعر بالثقة أنكم ستبقون في مساكنكم |
| Dinle o halde. Seninle bizzat konuşmak istiyor. | Open Subtitles | انصت، إنه يريد التكلم معك شخصياً |
| O zaman dinle. O seninle kişisel konuşmak istiyor. | Open Subtitles | انصت، إنه يريد التكلم معك شخصياً |
| Özel bir mevki ya da onun gibi bir yerde konuşmak istiyor. | Open Subtitles | إنه يريد التكلم على محطة خاصة أو شيء ما |
| SOC. Alex Baker benimle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | أس أو سي, اليكس بيكر يريد التكلم معي |
| - Hayır. Billy amcayla konuşmak istiyor. | Open Subtitles | لا، إنه يريد التكلم مع العم (بيلي) إنتظري قليلاً |
| Billy amcayla konuşmak istiyor. | Open Subtitles | لا، إنه يريد التكلم مع العم (بيلي) إنتظري قليلاً |
| Hey. Hey, Simpson, Burns seninle özel olarak konuşmak istiyor. | Open Subtitles | (سيمبسن)، (بيرنز) يريد التكلم معك بإنفراد |
| Paretti sizinle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | يريد التكلم معك |
| Sizinle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | يريد التكلم معك |
| O... O sizinle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | يريد التكلم معك |
| Bay Block sizinle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | السيد بلوك يريد التكلم معكِ |
| Kingsley seninle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | كنزلي يريد التكلم معك |
| Bill Buchanan sizinle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | بيل بيكانون يريد التكلم معكى |
| Çabuk ol, seninle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | هيا، يريد التكلم معك الآن |
| Sanırım bize konuşmak istiyor | Open Subtitles | أظن أنه يريد التكلم معنا |
| Seninle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | يريد التكلم معك |
| Yeni şef seninle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | الشريف الجديد يريد التكلم معك |
| George, Sam seninle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | (جورج)! (جورج)، (سام) يريد التكلم معك |
| Ona yemek pişirmeyi? - Seninle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | -إنه يريد التكلم إليك |