| Biri hala hayatta! | Open Subtitles | هناك شخص ما ، يوجد شخص ما لا يزال على قيد الحياة |
| Savcinin elindeki delile göre kizin erkek arkadasi hala hayatta olabilir. | Open Subtitles | مدّعي عام المنطقة بحوزته دليل وهو أن رفيق الفتاة قد يكون لا يزال على قيد الحياة |
| Bağırdıklarına göre hala hayatta demektir. | Open Subtitles | على الأقل صياحهم يعنى أنه لا يزال على قيد الحياة |
| Ben Dominodan olsaydım, sen hala yaşıyor olurdun. | Open Subtitles | لو كنت دومينوز، كنت لا يزال على قيد الحياة. |
| Yüzde doksanı yanmış, kanında zehirlenme var ve hala yaşıyor. | Open Subtitles | حروق 90? ، تعفن الدم، لكنه لا يزال على قيد الحياة |
| Günümüzde, umut hala canlı. | Open Subtitles | اليوم، أن الأمل لا يزال على قيد الحياة. |
| Alan'ın, Charlie'nin Hâlâ hayatta olduğuna dair çılgınca bir fikri var da. | Open Subtitles | آلان ديه هذه الفكرة المجنونة أن تشارلي لا يزال على قيد الحياة. |
| Ama çamaşırhaneye döndüğünde Grady hala hayattaydı ve onu öldürmek zorundaydın. | Open Subtitles | على أمل أن يقوم مايفيلد بالعمل القذر نيابة عنك عدا عندما عدت الى المصبغة غريدي كان لا يزال على قيد الحياة لذا قمت بقتله |
| Yetimhaneyi yerle bir eden diktatör hala hayatta... | Open Subtitles | القائد العسكري الذي هدم دار الأيتام في ذلك الوقت لا يزال على قيد الحياة |
| Keşke bunu daha önce bilseydim. hala hayatta olabilirdi. | Open Subtitles | أتمنى لو أنني علمت هذا لربما كان ما يزال على قيد الحياة |
| Bağırdıklarına göre hala hayatta demektir. | Open Subtitles | على الأقل صياحهم يعنى أنه لا يزال على قيد الحياة |
| Görgü şahitleri arabadayken hala hayatta olduğunu söylediler. | Open Subtitles | ويقول شاهد عيان انه كان لا يزال على قيد الحياة عندما ذهب إليه. |
| Yani hala hayatta olabilir. | Open Subtitles | مما يعنى انه قد يكون لا يزال على قيد الحياة |
| Oğlum hala hayatta, biliyorum. | Open Subtitles | حسنا، أنا على يقين أن ابني لا يزال على قيد الحياة |
| O orospu çocuğu hala yaşıyor olamaz. | Open Subtitles | ذلك الداعر. مُحال لا يزال على قيد الحياة. |
| Amcamın üzerine yemin ederim! Ve o hala yaşıyor! | Open Subtitles | أقسمُ بحياة عمّي وهو لا يزال على قيد الحياة |
| Kahretsin, hala yaşıyor. | Open Subtitles | اللعنة، انه لا يزال على قيد الحياة. امسكه. سوف نستخدمه. |
| ve benim kocam, o hala yaşıyor ama onun esirlerinden biri. | Open Subtitles | وزوجي , لا يزال على قيد الحياة لكنه احد المستعبدين. |
| Komutanınız olmasaydı, Bear ve Viktor hala yaşıyor olacaktı. | Open Subtitles | وإذا لم يكن لقائدكم، الدب وفيكتور قد يكون لا يزال على قيد الحياة. |
| Büyük bir kısma hala canlı. | Open Subtitles | هناك الكثير لا يزال على قيد الحياة. |
| Kendini eritip bitirmesine bakınca, Hâlâ hayatta olması bir mucize. | Open Subtitles | بالطريقة التى يحرق نفسه بها من العجب أنه لا يزال على قيد الحياة |
| Fakat diğer üçü, inanılmaz bir şekilde hala hayattaydı. | Open Subtitles | ولكن الثلاثة الآخرين كانوا بأعجوبة لا يزال على قيد الحياة. |
| Bu noktada, hayatta olduğu için bile şanslı. Kabine üyeleri "Evet" dese bile Sally'nin başkanlığını engellememizin bir yolu olabilir. | Open Subtitles | في هذه اللحظة، هو محظوظ لأنه لا يزال على قيد الحياة. حتى لو صوت أعضاء المجلس، |