| Ama sizi ziyaret edenin kim olduğunu kesinlikle bilmek isterdi. | Open Subtitles | و أراهن أيضاً أنها تريد أن تعرف من يزورك أيضاً |
| Her zaman benim seni akıl hastanesinde ziyaret edeceğimi düşünmüştüm. | Open Subtitles | كنت دائما اظن انى انا الشخص الذى سوف يزورك فى المصحة العقلية |
| Dostum, birinin seni ziyaret edeceğini pek sanmıyorum. | Open Subtitles | يا صاح، أنا أشكّ بشكل كبير بأنّ أحدهم سوف يزورك |
| Noel'de ziyarete gelmemesi çok kötü. Çocuklar pandomimi için ona bilet alabilirdin. | Open Subtitles | لسوء الحظ أنه لم يزورك يوم الكريسمس وإلا لقطعت تذاكر للفن الصامت |
| Yakında emeklilik fonundaki yolsuzluklarla ilgili... olarak polisler seni ziyarete gelebilir. | Open Subtitles | قد يزورك رجال الشرطة لاحقاً بشأن مخالفات في حساب معاش التقاعد |
| Nasıl oluyor da sana her soruşumda, boş günün olmuyor da ama sözde kardeşin ziyaretine gelince bir anda takvimini boşaltıyorsun? | Open Subtitles | لمَ عندما أطلب منك أخذ يوم عطلة، لا تقدر لكن عندما يزورك صديقك من الجامعة، تخلي جدول أعمالك؟ |
| Geçen sene hastanede uyandığında seni ziyaret eden ilk kişiydim. | Open Subtitles | بعد أن استيقظتَ قبل عامٍ في المستشفى، لقد كنت أول من يزورك |
| Buraya gelişinin 3 hafta sonrasından beri seni bir kez bile ziyaret etmedi. | Open Subtitles | هو لم يزورك منذ ثلاثة أسابيع . بعد وصولك هنا |
| Tanımadığınız çocuklar da sizi ziyaret edip - size mektup gönderiyor mu? | Open Subtitles | هل يزورك وتتلقى رسائل من أطفال لا تعرفهم؟ |
| Yani robot sizi onuncu kez, sol kolu inik pozisyondayken ziyaret ettiği zaman, diğer on kişiyi ziyaret etmiş olduğunu bileceksiniz. | TED | لذلك أنتَ ستعرف أن في المرة العاشرة التي يزورك فيها الروبوت مع رافعته اليسرى في الوضع السفلي، لابد أنه زار جميع العشرة الآخرين. |
| Sizi ziyaret etmemesini söylediğinizi duydum. | Open Subtitles | سمعت أنك تقولين له أن لا يزورك. |
| Bay Jacksonun durmadan seni ziyaret ettiğini söyleyecektim de. | Open Subtitles | أود أن أسئله لماذا يزورك السيد "جاكسون" كل الوقت |
| İyi ve kötü varlıklar tarafından ziyaret edilebilirsiniz de. Kötü varlıklar mı? | Open Subtitles | -ويمكن أن يزورك الآلهة المسالمة والغاضبة |
| Ona bir şey gönderme iznim yok ama düşündüm ki belki seni ziyaret ederse. | Open Subtitles | يرفضون ارسال رسائلي له ...و ظننت انه عندما يزورك تستطيعين أن |
| - Gelip seni ziyaret etmesine izin vermelisin. | Open Subtitles | عليك أن تدعه يأتي و يزورك. لا.لا. |
| Öyleyse neden seni her gece ziyaret ediyor? | Open Subtitles | لماذا يزورك إذن ليلة تلو الأخرى؟ |
| Arkadaşların ziyaret eder, sana acırlar. | Open Subtitles | يزورك الأصدقاء، يشفقون عليك |
| Usta, sizi ziyaret etmek istedi.. | Open Subtitles | ..المعلم أراد أن يزورك |
| Bayan Martin, kayıtlara göre oğlunuz Martin 3 aydır her gün ziyarete geliyor. | Open Subtitles | سيدة مارتن، تظهر السجلات أن ابنك يزورك كل يوم طوال الثلاثة أشهر الماضية |
| Yani Mike seni ziyarete geliyor ama ben gelemiyorum öyle mi? | Open Subtitles | اذن يتسنى لـ مايك أن يأتي و يزورك لكن لا يحق لي؟ |
| Brian bu durumdan canlı kurtulup büyüyünce seni ziyarete gelebilecek mi? | Open Subtitles | برايان على قيد الحياة لكي يزورك عندما تكبر في السن أم لا؟ |
| Bana öyle geliyor ki, bütün zamanını ölmüş avukatlarla konuşarak geçirmeseydin Victor ziyaretine daha sık gelebilirdi. | Open Subtitles | وعندي إحساس أن فيكتور قد يزورك مرات أكثر إذا لم تضيعي الوقت في التحدث مع مجموعة من المحامين الموتى |