| Bir hemşire her ay onu ziyaret ederek ona koçluk yaptı . | TED | وكان كبير ممرضين يزورها كل شهر ليدربها. |
| Çok büyük bir kütüphane oluşturdu ve bu kütüphane birçok seçkin alim tarafından ziyaret edildi. | TED | استحقت مكتبة ضخمة، وكان يزورها العديد من العلماء البارزين. |
| Sonra, Baek güzel bir araba satıcısı olan Park Yi-jeong tarafından ziyaret edildi. | Open Subtitles | .. .. من قبل بييك كان يزورها مع تاجر سيارات جميلة بموقف يو جين |
| Toprakları boş adamlara verdik, keşişlerimiz tembel, para yönetemiyoruz ve kilisemiz de bu hâlde olunca, hacılar bile ziyarete gelmiyor. | Open Subtitles | بالإضافة إلى المستأجرين السيئين و الرهبان الكسالى ، و التمويلات السيئّة و الكنيسة في مثل هذا الأهمال لن يزورها الحجاج |
| Şeytanın, hücresine ziyarete geldiğini söylüyor. | Open Subtitles | إنها تقول أن الشيطان يزورها في زنزانتها. |
| En iyisi ziyaretçilerini yasaklamamız olur. | Open Subtitles | أظن من الأفضل أن لا يزورها احداً |
| Görünüşe göre, Gotham'ı ziyaret eden sadece sıradan vampirler değil. | Open Subtitles | إذن، فإن غوثام لا يزورها مصاصي الدماء و جسب |
| Ya ziyaret ettiği radikal dinci siteler? | Open Subtitles | ماذا عن المواقع المتطرفة التي كان يزورها على الأنترنت؟ |
| Yılda 100.000'den fazla hacı ziyaret ediyor. | Open Subtitles | يزورها أكثر من 100000 حاج كل عام هل قال والداه اي شيء |
| Düşün biraz. Kocası onu sürekli ziyaret etmiş. Ve doktoru hiç tanımıyor. | Open Subtitles | فكري بالأمر، الزوج دوماً يزورها لم يعرفه قط |
| Buradan kızın evde tek başına olduğunu... yaşlı kadından başka kimsenin onu ziyaret etmediğini... ve kadının aslında... babasının annesi olduğunu öğreniyoruz. | Open Subtitles | ونحن نكتشف أنها وحيدة في المنزل لا أحد يزورها سوى السيدة المسنة والتي هي في الواقع |
| ziyaret eden ilk Avrupalı bile değil. | TED | وهو ليس حتّى أول أوروبي يزورها. |
| Yılda 100.000'den fazla hacı ziyaret ediyor. | Open Subtitles | يزورها أكثر من 100000 حاج كل عام |
| Hafta sonları ziyarete giderdi. | Open Subtitles | كان يزورها في عطلات نهاية الأسبوع. |
| Marv, Pompano'dan ziyarete gelen kardeşi. | Open Subtitles | مارف شقيقها الذي يزورها من بومبانو |
| Ya da Joe Rusya'ya ziyarete gider ve ilişkinin bir geleceği olur. | Open Subtitles | "أو قد يستطيع (جو) أن يزورها في "روسيا . و قد يكون للعلاقة مستقبل |
| En iyisi ziyaretçilerini yasaklamamız olur. | Open Subtitles | أظن من الأفضل أن لا يزورها احداً |