Kasha'yı daha iyi anlamak için yardımcı olur diye düşündüm. | Open Subtitles | أعتقدت أنه ربما يساعدنا في معرفة كاشا بشكل أفضل قليلاً |
Hayır, onu bulmanız için yardımcı olacak bir şeyler görmüş olabileceğimi düşünüyor. | Open Subtitles | لا، انه يعتقد أنني قد رايت شيء يمكنه أن يساعدنا في العثور عليه |
Kayıp mürettebatın kim olduğunu bulmamıza yardım edecek bir şey bulamadık. | Open Subtitles | لم نجد أي شيء قد .يساعدنا في تحديد هوية الطاقم المفقود |
Bu zamazingo, Korkuluk'u bulmamızda ne işimize yarayacak? | Open Subtitles | وكيف لهذا الجهاز أنْ يساعدنا في العثور على الفزّاعة؟ |
Tekrar cinayet işlemeden önce oğlunuzu bulmamızı sağlayacak bir şey biliyor musunuz? | Open Subtitles | هل هناك أي شيء آخر يمكنك إخبارنا به قد يساعدنا في إيجاد إبنك قبل أن يقتل من جديد؟ ليس خطأي مايفعله |
Yüzbaşı, eyalet polisi ile temas kurmamıza yardımcı olacak birine ihtiyacımız var. | Open Subtitles | حضرة الملازم، نحتاج لشخصًا يساعدنا في التنسيق مع شرطة الولاية |
"Kristal zeka"dan farklı olarak problem çözmeye yardım eder. | TED | وهو مختلف عن الذكاء المتبلور، فهو يساعدنا في حل المشاكل. |
Laboratuvarımda bu konuda bize yardımcı olabilecek bir program olabilir. | Open Subtitles | ربما لدي برنامج في معملي يمكن أن يساعدنا في ذلك. |
Yani saçma gibi görünen tost çizme egzersizi net, uyumlu ve düzenli olmamıza yardımcı oluyor. | TED | تمرين رسم عملية تحميص الخبز يبدو سطحيًا، لكنه يساعدنا في توضيح المشكلة وتنظيمها. |
Benim araştırmam, plastik kirliliği problemimize bile yardımcı olabileceğini gösteriyor. | TED | ويُظهر بحثي أنّه من الممكن أن يساعدنا في مشكلة التلوث البلاستيكي. |
Lindy, sana yolladığı fotoğrafta her ne demek istediyse, bize Reese'i bulmamız için yardımcı olabilir. | Open Subtitles | لندي"، أيا كان ما يحاول قوله" من خلال إرسال هذه الصورة إليك "قد يساعدنا في إيجاد "ريس |
Babanı bulmamıza yardım edecek. | Open Subtitles | هو قائد المقاومة سوف يساعدنا في إيجاد أبيك |
Sıradaki numaramızda bize yardım edecek birini arıyoruz. | Open Subtitles | نحن نبحث عن شخصٍ يساعدنا في خدعتنا القادمة |
Bir köpek almayı düşünüyordum. İpuçlarını bulmakta yardımcı olur. | Open Subtitles | أتعرف، كنت أفكّر في اقتناء كلب، قد يساعدنا في شم المعلومات |
Ben konuşurum. Belki bazı şeyleri anlamamızda yardımcı olur. | Open Subtitles | سأتحدث معه ربما يمكنه ان يساعدنا في ايجاد بضع اجوبة |
Audrey, onu bulmamıza yarayacak herhangi bir şey biliyorsa... bize bir an önce anlatmalı. | Open Subtitles | لو أن (أودري) تعرف أي شيء قد يساعدنا في العثور عليه فلابد أن تخبرنا بهذا الان |
Kimin çaldığını bulmamızı sağlayacak bir şey bulduğumu sanıyorum. | Open Subtitles | بالتحديد دلك سبب مجيئي أعتقد أني وجدت شيئاً فد يساعدنا في كشف هوية السارق |
Eğer araştırmamıza yardımcı olacak bir şey aklınıza gelirse, lütfen haber verin. | Open Subtitles | إذا كنت تستطيع التفكير في أي شيء سوف يساعدنا في تحقيقنا، من فضلك أعطني مكالمة. |
Robotlara olan bu duygusal bağı kabul etmek zorlukları tahmin etmemize de yardım eder çünkü bu cihazlar insan hayatının daha özel alanlarına da giriyorlar. | TED | ملاحظة هذا الترابط العاطفي مع الروبوتات يساعدنا في التنبؤ بالتحديات لدخول هذه الآلات لمناطق أكثر حميمية في حياة الناس. |
Sizin duymayı beklediğiniz haber değil ama küçük bir bilgi parçası bile Phoebe ve Gina'yı bulmamızda bize yardımcı olabilir. | Open Subtitles | أدرك أنه ليس الخبر الذي كنتما تنتظرانه لكن حتى اصغر جزء من المعلومات قد يساعدنا في إيجاد فيبي و جينا |
Kültürel ve doğal mirasımızla bağlantı kurmamıza yardımcı oluyor. | TED | يساعدنا في الارتباطعلى التواصل مع تراثنا الثقافي والطبيعي. |
Kardeşinizi öldüren adamı bulmamıza yardımcı olabileceğini söylüyor. | Open Subtitles | يقول بأنّه يمكنه أن يساعدنا في العثور علي الرجل الذي قتل أخّاك |