"يسرقوا" - Translation from Arabic to Turkish

• çalmadılar
• çalmaya
• çalmak
• çalmamışlar
• çalmadan
• almadılar
• soymaya
• almamışlar
• soymalarını
• çalmadıklarını
• soymadıklarını

Daha hiçbir şey çalmadılar.
الدخول والاقتحام فقط؟ .. انهم لم يسرقوا شيئا بعد

Onlara güvenme. Güçlerimizi çalmaya çalışıyorlar.
لا تثقي بهم إنهم يحاولون أن يسرقوا قوانا

Seni gülümsetirlerse bil ki altın dişlerini çalmak içindir.
إذا جعلوك تضحك فذلك فقط لكى يسرقوا الذهب الموجود هنا

- Çok şükür bu şerefsizler pürmüzümü çalmamışlar, yoksa başlarına bela olacaktım.
من الجيّد أنّ الأوغاد لم يسرقوا موقد لحامي، وإلا كانوا ليواجهوا مشكلة حقيقية.

Birbirimizden rüzgarımızı çalmadan önce onu bizden çalan erkeklerle zaten yeterince sorunumuz vardı.
لدينا ما يكفى من المشاكل من الرجال الذين يسرقوا ريحنا بدون اخذه من بعضنا

Zorla evlerine girip altını üstüne getirdiler ve arabada olduğu gibi, hiçbir şey almadılar.
البيت اقتحم وكُـسر مثل السيّارة لم يسرقوا شيئاً

- Hayır. Yani bankayı girdiler, havaya uçurdular ama bir şey çalmadılar mı?
إذا إقتحموا البنك وفجروا , ولم يسرقوا شيء ؟

New Bern'lü bazı herifler tuzumuzu çalmaya çalıştı.
بعض الرجال من برن الجديدة ظهروا حاولوا ان يسرقوا ملحنا , فحدث هناك اطلاق نار

Geçen ay bu kasayı çalmaya çalıştılar.
في الشهر الماضي , حاولوا هم ان يسرقوا صندوق الودائع ذاك

İnsanlar, benim konumumdaki bir adamdan sürekli bir şeyler çalmaya çalışırlar.
رجل بمركزي الناس يحاولون أن يسرقوا منه طوال الوقت

Bankaya Suudi Prens'in paralarını çalmak için girmişler gibi davrandılar.
إذاً هم لم يحاولوا التظاهر بسرقة البنك حتى يسرقوا الأمير السعودي

Senin suç o kadar sıradışı ki. Hiçbir şey çalmamışlar.
جريمتك تعتبر شذوذ غريب , لم يسرقوا اي شئ

Bankaya girip para çalmamışlar mı?
إذا اقتحموا البنك ولم يسرقوا أي مال ؟

Fakat şehrimden çalmadan önce tekrar düşünmeye sebep olacak bir Tanrı korkusu aşılayabilir miyim?
لكن هل يمكنني أن أدخل خشية الرب في قلوب الناس وأجعلهم يفكرون ألف مرة قبل أن يسرقوا من مدينتي؟ فبالتأكيد.

Sonra İsviçre Darphanesi. Ve hiç para almadılar.
ثم سويسرا ولم يسرقوا أية اموال

Beni soymaya kalktılar ve onları annemin evine aldın.
حاولوا أن يسرقوا مني، وأنت سمحت لهم بالدخول إلى منزل أمي

En azından değerli bir şeyler almamışlar.
حسناً، على الأقل لم يسرقوا أي شيء قيّم

Bir dahaki sefere evi soymalarını mı istiyorsun?
جيّد تريدهم ان يسرقوا شيئ ما من البيت فى المرّة القادمة ؟

Çoğu kişi, bir şey çalmadıklarını söylerler. Ama ailen var, çocukların var her şeyi yapabilirsin.
مهما يقولون، أنّهم لن يسرقوا ولكن لديكَ عائلة، أطفال لتعتني بهم

Hayır, parayı çalmadıklarını söylemedim. Ben sadece bankayı soymadıklarını söyledim.
لا، ما قلتُ أنّهم لم يسرقوا المال، بل قلتُ أنّهم لم يسرقوا المصرف