| Kafamda çok şey var. | Open Subtitles | لدي الكثير مما يشغلني |
| Kafamda bir şeyler var. Ama konuşmak istemiyorum. | Open Subtitles | -لديّ ما يشغلني ، ولا أريد التحدث عنه |
| Dediğin gibi, Kafamda bir sürü şey var. | Open Subtitles | كما قلت, هناك الكثير يشغلني. |
| - Bu benim de aklımda çünkü benim torunum da acemi birliğini bitirmek üzere bugünlerde birimi göreve başlayacak. | Open Subtitles | يشغلني هذا الموضوع لأن حفيدي يكاد ينهي معسكر التدريب ووحدته بصدد التعيين في أية لحظة. |
| Tam beş yıl boyunca aklımda tek bir düşünce, tek bir amaç vardı o da hayatta kalmaktı. | Open Subtitles | ولخمس أعوام كان كل ما يشغلني هو" " فكرة واحدة , وهدف واحد " ! النجاة" |
| Cody evden gittiğinden beri beni meşgul edecek bir şeylere ihtiyacım var. | Open Subtitles | لقد احتاجت فقط لشيء يشغلني لأن كودي الآن غير متواجد بالمنزل |
| Ayrıca burada aklımı meşgul eden çok şey var. | Open Subtitles | بالإضافة لذلك ، لدي الكثير مما يشغلني هنا |
| Biliyorum. Kafamda bir sürü şey var. | Open Subtitles | أعلم ، لكن لدي ما يشغلني . |
| Kafamda bir sürü tilki var, T. | Open Subtitles | لديّ الكثير ممّا يشغلني يا (تي) |
| Şu anda aklımda çok fazla şey var. | Open Subtitles | لديّ ما يشغلني كثيراً الآن |
| Unuttum bile. Bu gece aklımda olan tek şey sensin. | Open Subtitles | كل ما يشغلني الليلة هو أنتِ |
| aklımda çok şey var. Ne oldu? | Open Subtitles | هنالك الكثير يشغلني, مالأمر؟ |
| Eminim meşgul olacak bir şeyler bulurum. | Open Subtitles | أنا واثقه من أنني سأجد شيئاً يشغلني. |
| Şu aralar biraz meşgul gibiyim de. | Open Subtitles | هنالك فقط ما يشغلني |
| - Hayır. Kendimi meşgul tutmak için. | Open Subtitles | انه فقط لكي يشغلني |