| Boşanıyorlar. Babacık Yukarı Doğu Yakasında ikinci sınıf bir fotomodeli beceriyor. | Open Subtitles | إنهما سيطلقان, الأب يضاجع عارضة أزياء في الحي الشرقي |
| Cindy, ne kadar büyük bir aptalsın. Hâlâ eski karısıyla yatıyor. | Open Subtitles | سيندي، أيُعقَل أن تكوني غبية هكذا إنه مازال يضاجع زوجته السابقة |
| Her biri yılda yüz kadınla yatan bir adamı al, çocukluğuna in. | Open Subtitles | إن تحدثنا مثلاً عن رجل يضاجع مئة مرأة في العام، و بحثنا في طفولته |
| Annenle yattığını kabul ediyor ama hepsi bu. | Open Subtitles | يعترف بأنه كان يضاجع أمك ولكن هذا كان كل شئ. |
| Genç ve güzel, korkuları ve zevkleri hepimizin bir şekilde içinde olan oğlunun dadısını sikiyor. | Open Subtitles | وهو يضاجع مربية ابنته الذي يصادف انها شابة و جميلة تهدد و تلذذ كل منا بطريقة او اخرى |
| "Psikopat nemfomanyakla beraber parçalanarak en iyi seks." | Open Subtitles | مختلّ عقليًّا يضاجع إمرأة أفضل'' ''جنسٍ قطع أوصاله إطلاقًا |
| Bu herif sevişmiyor, "sevişiyor". | Open Subtitles | هذا الرجل لا يضاجع هكذا .. بل يضاجع هكذا |
| Gördün mü? 0 emlakçı kadını beceriyor. | Open Subtitles | اترا كما قلتُ لك, انهُ يضاجع تلكَ المرآة بالمكتب العقاري |
| Hepsini de beceriyor. Onun için birşey ifade etmiyorsun. | Open Subtitles | و هو يضاجع جميعهن أيضًا، جميعكن لا تعنين شيئًا له |
| Eski sevgilini beceriyor diye ondan uzak durmaya mı çalışıyorsun? | Open Subtitles | رباه هل تحاول تجنبه لأنه يضاجع حبيبتك السابقة؟ |
| İşin seksi yönü ise, aynı zamanda patronun kızıyla yatıyor olması. | Open Subtitles | و ما يجعل الامر اكثر اثارة انه كان يضاجع ابنة رئيسه |
| Lanet Richard herkesle yatıyor ve hayatımda ilk kez bunu umursuyorum. | Open Subtitles | (ريتشارد) اللعين يضاجع الجميع أنا أهتم لأول مرة |
| Her biri yılda yüz kadınla yatan bir adamı al, çocukluğuna in. | Open Subtitles | إن تحدثنا مثلاً عن رجل يضاجع مئة مرأة في العام، و بحثنا في طفولته |
| Babanın sekreteriyle yattığını şehirdeki herkes öğrenmeden bildiğim gibi. | Open Subtitles | كدرايتي أن والدك يضاجع مساعدته قبلأيمخلوقآخر : |
| Orospu çocuğu nefes alan her şeyi sikiyor. | Open Subtitles | ابن السافلة يضاجع أي شيء يتنفس |
| Ben burada Nugget'ın sapık babası ile uğraşırken o lezbiyenlerle seks mi yapıyor? | Open Subtitles | انا كان يتم التحرش بي بواسطة والد نجت الحقير , وهو كان يضاجع السحاقيات ؟ |
| -...kadın atla sevişiyor. -Evet. | Open Subtitles | -أن الحصان بالفعل يضاجع المرأة |
| Bu kadar uzun süre sevişen biriyle hiç yatmamıştım. | Open Subtitles | لم أكن مع أحد يضاجع كل هذه المدة من قبل |
| Maymunu versen onu bile becerir yani. | Open Subtitles | رجلي هنا يستطيع ان يضاجع قردة من اجل المال |
| Bir ay önce gece vardiyasındaki adamlardan birini komadaki Bayan Hebert'i sikerken yakaladılar. | Open Subtitles | قبل شهر ,واحد من المناوبين فـي الليل كشـف وهو يضاجع السيده هيبيرت التي في غيبوبه |
| Otto'nun ölen karısıyla yatıyordu. | Open Subtitles | الشعور بالذنب لقد كان يضاجع زوجة اوتو المقتولة حديثاً |
| Evliyken, her şeyi ben öderken bulduğu her kadını beceriyordu. | Open Subtitles | عندما كنا متزوجين كنت ادفع عن كل شي كان يضاجع كل آمرأة تقع بين يديه |
| Erkek arkadaşın, senin çılgın üvey kardeşine çakıyor ve ikimiz de seni öldürmek üzereyiz. | Open Subtitles | صاحبكِ يضاجع أختكِ النصف شقيقة المجنونة، وكلانا كان على وشك قتلكِ! |
| Kardeşimi beceren adam sensin, öyle mi? | Open Subtitles | إذاً ، أنت الرجل الذي يضاجع أختي ، صحيح؟ |
| Milyoner bir adam, diğer... adama, karısını becermek için bir milyon dolar ödüyordu... ve koca da bunun gerçekleşmesi için elinden geleni yapıyordu. | Open Subtitles | كان الفيلم عن بليونيرالذي دفع مليون دولار لشخص لكي يضاجع زوجته وقد سهل الزوج العملية بأكملها حقاً ممتع |