"يعاملونني" - Translation from Arabic to Turkish

• davranıyorlar
• davranırlar
• muamelesi
• davranıyor

Seninle aynı sularda yüzüyoruz ama insanlar bana sanki bir oyuncakmışım gibi davranıyorlar.
فأنت وأنا نعمل في الحقل نفسه لكن الناس يعاملونني وكأنني مجرد بهلوانية

Ailem beni anlamıyor, bana hep bir zavallıymışım gibi davranıyorlar.
والديِ لا يفهمان ، فهما يعاملونني كأنني عاجزة

Sözde kardeşlerim bana her zaman davrandıkları gibi uzaylı gibi davranıyorlar anne.
حسناً , اخواني و اخواتي المزعومين يعاملونني بالطريقة الي كانو يعاملونني بها نفسها , امي , يعاملوني كغريب

Özür dilemenize gerek yok, baylar. Hayranlarım genellikle böyle davranırlar.
لا داعي للأسف يا سادة كل معجبيني يعاملونني بنفس الطريقة

Özür dilemenize gerek yok, baylar. Hayranlarım genellikle böyle davranırlar.
.لا داعي للأسف يا سادة .كل معجبيني يعاملونني بنفس الطريقة

Bir şeye aittim. Yetişkin muamelesi görüyordum.
شيء أنتمي إليه كانوا يعاملونني كشخص راشد

Ve bütün çocuklar bana çok iyi davranıyor.
والأولاد يعاملونني بشكل لطيف جداً ، إنها عظيمة

Bana Afrika kökenli Amerikalıların sözcüsü gibi davranıyorlar.
الاساتذة يعاملونني وكانني شبيهة نوعا ما كحجر معماري من اجل الافارقه الامريكيون

Sanki hiç bir hakkım yokmuş gibi bana bir pislikmişim gibi davranıyorlar.
انهم يعاملونني مثل النفاية كأنه ليس لدي حقوق

Beni ailenin bir parçası olmam için aldıklarını sanıyordum ama bana bir pislikmişim gibi davranıyorlar.
ظننت أنهم أخذوني بينهم لأكون جزءا من عائلتهم ولكن يعاملونني كالقذاره.

Yaralı olmama rağmen bana kötü davranıyorlar.
انني مصاب ولكنهم ما يزالون لا يعاملونني جيداً

Evlerinde oturuyor, dillerini öğreniyor, iğrenç yemeklerini pişiriyorum ama hâlâ bana bir yabancıymışım gibi davranıyorlar.
لقد كنت أحيا بمنزلهم أتعلم لغتهم وأطهو طعامهم المقزز ولا زالوا يعاملونني كغريبة

İnsanları seviyorum. Bana çok iyi davranıyorlar.
أحب زملائي، يعاملونني أفضل معاملة.

Ölümcül hastalığım varmış gibi davranıyorlar,
إنهم يعاملونني كأنني أعاني من مرض مميت

Ama bana en değerli akrabalarıymışım gibi davranıyorlar.
. ولكنهم يعاملونني كأعز أقاربهم

Bana hâlâ çocukmuşum gibi davranıyorlar ve buna bayılıyorum.
أنهم يعاملونني كـ طفلة ، و أنا أحب هذا

O zaman sana değişik davranıyorlar.
ذلك بسبب انهم يعاملونني بشكل مختلف

Bana sanki geliniymişim gibi davranıyorlar.
إنهم يعاملونني و كأنني -صهر يعيش معهم هنا

Beni tanıyanlar, pislik olduğumu bilirler ve bana öyle davranırlar.
من يعرفونني يظنونني وغداً يعاملونني كوغد

Bu mavi sakallılar hala bana köpük gibi davranırlar, çünkü zengin olamadım.
انهم لا يزالون يعاملونني بحقارة.

Ben senin için endişeleniyorum, sen bana eşya muamelesi yapıyorsun.
أنا قلق عنك الطيارين، ولكنك يعاملونني مثل الأثاث.

Bunu biliyorum. Sadece dersler çok zor ve diğer çocuklar bana aptalmışım gibi davranıyor.
أعرف ، لكن الدروس صعبة جداً والأولاد يعاملونني وكأنني مغفل