| Sanırım suda aşırı kaldığından geçici işitme kaybı yaşıyor. | Open Subtitles | أتصور أنّه يعاني من فقدان سمع مؤقت بسبب تعرض مفرط للماء. |
| Müvekkilim bu şekilde cevaplamak zorunda çünkü kendisi çok ciddi bir hafıza kaybı yaşıyor. | Open Subtitles | يجيب موكلي هكذا لأنه يعاني من فقدان حاد بالذاكرة. |
| Dedi ki, kesin olarak belli oluyor ki Sean hafıza kaybı yaşıyor. | Open Subtitles | ... وقالت أنّ ومن الواضح أنه يعاني من فقدان للذاكرة |
| Görünüşe göre Bay Spector bir hafıza kaybı yaşıyor. | Open Subtitles | يبدو أن السيد "سبيكتور" يعاني من فقدان في الذاكرة. |
| Bay Spector oldukça kapsamlı bir uzun dönem hafıza kaybı yaşıyor gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو أن السيد "سبيكتور" يعاني من فقدان حاد في الذاكرة طويلة الأمد. |
| Biraz hafıza kaybı yaşıyor. | Open Subtitles | إنه يعاني من فقدان للذاكرة |
| Bir çeşit hafıza kaybı yaşıyor. | Open Subtitles | انه يعاني من فقدان الذاكرة |