"يعذبني" - Translation from Arabic to Turkish

• Bana işkence
• işkence ediyor
• öldürüyor
• eziyet ediyor
• tarafından işkence

- Dua ederken gece Bana işkence yapıyor. Hepsi ikiyüzlü.
ثم يعذبني في الليل أنه يصلي كالمنافقين في السجن

Önümde nasıl davrandığını bir görseydin. Ona yaptıklarım yüzünden Bana işkence ediyor.
كان يجب أن تري تصرفاته كأنه يعذبني على ما فعلت

Yapma ama ya, adam Bana işkence ediyor. Ben de şimdi onun anladığı dilden konuşuyorum.
بربك ، الرجل يعذبني ، أنا أجعله يتذوق من نفس فِعله فقط

Doğru olanı yapmaya çalışıyorum, ama bu beni öldürüyor.
حاولت القيام بالتصرف الصحيح لكن هذا يعذبني

Ve oranın şeytan Dekanı, Harkisan Sanan yıllardır bana eziyet ediyor.
وهذا يعني بأن العميد هناك "هركسان سنان" يعذبني طوال هذه السنوات أنت كلبي اللطيف

Hayatımın en iyi kısımlarını beni kişiliğimden ayıran bir adam tarafından işkence görerek geçirdim.
أمضيت أغلب حياتي يعذبني رجل جردني من هويتي.

Sahip olmadığım bilgi için Bana işkence etsin diye mi? Sanmıyorum.
كيّما يعذبني لاستخلاص معلوماتٍ لا أعرفها؟

Bana işkence eden de bu. Tanrı'nın hizmetindeydim.
و هذا ما يعذبني أنا كنتُ في خدمة الرب.

Nereye gitsem, peşimde. Bana işkence ediyor.
إنه يلحق بي أينما ذهبت إنه يعذبني

- Birisi Bana işkence ediyor. - Şüpheli var mı?
شخص ما يعذبني أيه مشتبهين ؟

Bunca acı...ve bunca yıkıntı... içten içe işkence ediyor bana
كل هذا الألم و الدمار # # كم يعذبني من داخلي

Şok oldu, ve yaşadıklarını görmek beni öldürüyor, video oyunlarını oynamasına izin vererek... onu biraz neşelendirebilirsem, yapacağım şey bu olur.
انه مصدوم و يعذبني بشدة ما يمر به لذا ان كان يمكنني ان امنحه بعض البهجة

Sadece senden haber alamamak beni öldürüyor, mahvediyor.
! الأمر فقط يقتلني عندما لا أسمع اخبارك, يعذبني

Bu beni öldürüyor.
لأن هذا يعذبني.

"Yanımda olduğunda bana eziyet ediyor."
انه يعذبني عندما يكون معي

Dr. Kelso son zamanlarda bana eziyet ediyor.
يعذبني الدكتور (كيلسو) مؤخراً

Önce Max tarafından işkence gördüm.
في البداية (ماكس) يعذبني