| Savaş alanını özlüyorlar. Sanırım biz de özlüyoruz. | Open Subtitles | انهم يفتقدون ساحات المعارك أظن اننا كذلك ايضا |
| İyiler. Babalarını özlüyorlar. Ama burada olmamana alışmaya başladılar. | Open Subtitles | بخير, يفتقدون أبيهم لكنهم بدأوا يتعودون على غيابك |
| Yahudiler'i özlüyorlar mıymış? | Open Subtitles | اسألهم ان كانوا يفتقدون اليهود |
| Diğer arkadaşlarının parmakları da eksik mi? | Open Subtitles | أي من أصدقائك الآخرين يفتقدون أصابع أيضاً؟ |
| Isıtma, temiz su ve Wi-Fi gibi şeyleri özlediler. | Open Subtitles | انهم يفتقدون أشياء مثل الحرارة، المياه النظيفة، وخدمة الواي فاي. |
| Babalarını özlemişler. | Open Subtitles | إنهم يفتقدون والدهم |
| Çok zaman geçti. Hadi, Joey amcalarını özlemişlerdir. | Open Subtitles | لم ترهم منذ فترة يفتقدون عمهم (جوي) |
| Onu çok özlüyorlar. | Open Subtitles | إنهم يفتقدون إليها كثيراً |
| Annelerini.. özlüyorlar. | Open Subtitles | إنهم يفتقدون أمهم |
| Babalarını özlüyorlar. | Open Subtitles | إنهم يفتقدون والدهم |
| - Üzülüyor.Griffin'i özlüyorlar. | Open Subtitles | -يقومون بالتنفس فهم يفتقدون (جريفين) |
| Natalie'yi özlüyorlar. | Open Subtitles | إنهم يفتقدون (ناتالي) |
| Dört kurbanın da dişleri ve tırnakları eksik. | Open Subtitles | جميع الضحايا الأربعة يفتقدون لأسنانهم وأظافرهم |
| - Karşıdaki inşaatçılar bir çivi tabancasının eksik olduğunu söylediler. | Open Subtitles | إن رجال البناء في الجهة المقابلة أخبرونا أنهم يفتقدون مسدس المسامير |
| Onlarda eksik şeyler vardı. Güçleri vardı ama stratejileri yoktu. | Open Subtitles | كان يفتقدون لشيء ما. |
| Sanırım babalarını özlediler. | Open Subtitles | انهم يفتقدون والدهم |
| Micah'ı özlediler. | Open Subtitles | إنهم يفتقدون (مايكا). |
| Küçük Ethan'ı özlemişler ve ona iyi dileklerde bulundular. | Open Subtitles | فقد صادفنا بعض جيرانك القدامى. إنهم يفتقدون (إيثان) الصغير, ويتمنون له العافية. |
| Çok zaman geçti. Hadi, Joey amcalarını özlemişlerdir. | Open Subtitles | لم ترهم منذ فترة يفتقدون عمهم (جوي) |