| Sanırım bu yalnızca iki tane mezar olmasını açıklıyor ama hala kostüm giyen birinin nasıl uçtuğunu anlayamadım. | Open Subtitles | أعتقد بأنَّ هذا يفسِّر وجود قبران فحسب لكنني مازلت لا أفهم كيف يتنكر أحدهم بزي أشباح فيطير |
| Bu herşeyi açıklıyor. Ne kadar çirkin olduğunu söyleyecektim. | Open Subtitles | هذا يفسِّر الأمر، لأانني كنت سأقول أنها قبيحة للغاية |
| - Bu neden küçükken güçlerimiz olduğunu hatırlamadığımızı açıklıyor. | Open Subtitles | -هذا يفسِّر عدم تذكّرنا لامتلاكنا تلك القدرات في الصغر |
| Bu neden özel yolda olduğunu açıklıyor. | Open Subtitles | أظن أن ذلك يفسِّر لمَ كنت على أثرٍ خاص |
| Şüpheliyi cinayet esnasında şaşırttıysa neden farklı kurban olduğu anlaşılır. | Open Subtitles | لو فاجأت الجاني متلبساً بالجريمة فذلك يفسِّر لما كانت الحالة الشاذة هنا |
| Bu Sebastian'ın neden katıldığını açıklıyor, ama senin mazeretin ne? | Open Subtitles | هذا يفسِّر سبب تورُّط (سبيستيان) و لكن ماذا عنك؟ ما هو عذرك؟ |
| Bu neden burada olduğunu açıklıyor, ama peki ya yer değiştirme... | Open Subtitles | ...هذا يفسِّر وجودكِ هنا, و لكن التبديل |
| Tamam bu gücünü açıklıyor. | Open Subtitles | هذا قد يفسِّر سر قوته |
| Bu her şeyi açıklıyor. | Open Subtitles | هذا يفسِّر الأمر |
| o açıklıyor neden o daha önce çok kızmıştım. | Open Subtitles | هذا يفسِّر سبب غضبها سابقاً |