| anlamaları gereken bu yani, değil mi? | Open Subtitles | و هذا ما يجب عليهم ان يفهموا أليس كذلك ؟ |
| Değerimi anlamadılar. Ama şimdi anlıyorlar. | Open Subtitles | انهم لا يريدون ان يفهموا قيمتى لقد فهموها الان |
| Vatanından hiç ayrılmamış olanlar... sürgünde bir dost sesi duymanın ne demek olduğunu bilemez... ve birazdan göreceğiniz duygu patlamasının... nedenini de anlayamazlar. | Open Subtitles | أولئك الذين لم يسبق لهم وأن نُفوا لا يعرفون ماهو شعور سماع صوت صديق بالأسر ولن يفهموا السبب |
| Bunu yanındaki adam için yaptığını anlamazlar. | Open Subtitles | إنهم لن يفهموا أنه يتعلق بالرجل الذي بجانبك |
| Yani insanların anlamasını istediğim şey, bir etkileşimin, ne zaman iyi ne zaman kötü olduklarını bilmeleri ve buna göre yargılamaları. | TED | لذا اسمحوا للناس أن يفهموا أن الأمر متروك لهم لمعرفة كيفية الحكم على التفاعل كي يعرفوا أضحى كانت جيدة أو سيئة. |
| Eğer yapmazsak, bir gün korumak ve geliştirmekten sorumlu olacakları bu değerli şeylerin ne olduklarını anlamayacaklar. | TED | إذا لم نفعل ذلك، فإنهم لن يفهموا ما هذه الأشياء الثمينة في يوم ما سيكونون مسؤولون عن الحماية والتحسين. |
| Böylece Kansas'ta, bir buğday tarlasındaki insanların anlaması gerekir ki okyanuslar onlar için de merkezi yerlerdir. | TED | إذاً فالناس في كانساس, في حقل قمح في كانساس يجب أن يفهموا أن المحيطات هي مركزية لهم أيضا |
| Aslında onların, herkesin kendisini rahat hissedeceği farklı fiziksel sınırları olduğunu anlamalarını istedim. | TED | بدلًا من ذلك، أردتُ منهم أن يفهموا بأن لدى كل شخص حدودًا مادية مختلفة تمنحه الشعور بالراحة. |
| Belki de beni ne kadar sevdiklerini anlamaları için benden iyice nefret etmeliler. | Open Subtitles | ربما يحتاجون لكرهي حقاً قبل أن يفهموا أنه يتوجب عليهم حُبي |
| Olmaz, bu bilimi anlamaları aylar sürer | Open Subtitles | لا لا هذا يمكن أن يأخذ شهوراً كى يفهموا هذا العلم |
| Artık benim bir yetişkin olduğumu ve canımın istediğini yapacağımı anlamaları gerekiyor. | Open Subtitles | يجب عليهم ان يفهموا أني راشدة وهذا ماسوف أقوم به , وما أريد أن أفعله. |
| Kanlı iz iki ay boyunca Şehir Polisinin elindeydi, onlar da anlamadılar. | Open Subtitles | شرطة المدينة كانت لديها هذه الطبعة الدامية منذ شهرين و لم يفهموا منها شيئا |
| Ve kaderin sizi ele geçirmeden önce sizi tanıyanlar değişimlerin içerisindeki derinliklerini anlayamazlar. | Open Subtitles | و الذين يعرفونك قبل أن يغيرك القدر لن يفهموا مقدار التغير فيك |
| Ve bunu kimseye söyleyemem çünkü anlamazlar. | Open Subtitles | , و لا يمكنني ان أخبر أحد بهذا لانهم لن يفهموا هذا |
| Senin gibi, erkek mağazasının rafında ne varsa onu alan heriflerin anlamasını beklemem zaten. | Open Subtitles | أترى ، لا أتوقع من رجال يرتدوا ملابس منزلية لعينة مثلك أن يفهموا |
| "Ölümün ortasında senin ve beklemenin beni kurtardığını asla anlamayacaklar." | Open Subtitles | أنهم لن يفهموا أبداً أننى عندما كنت فى قلب الموت كان أنتظارك لى هو ما أنقذنى |
| İnsanoğlunun, Tanrı'nın iradesini anlaması Ya da açıklaması herzaman mümkün değildir. Bak şu işe... | Open Subtitles | ليس بمقدور البشر أن يفهموا أو يفسِّروا إرادة الله |
| -Bunu anlamayacaktır. -O zaman anlamalarını sağlamalısın. | Open Subtitles | . الآخرون لا يفهموا ذلك . لذا أنت يجب أن تجعلهم يفهمون |
| İnsanlar "Arap" sözcüğünün "terörizm" anlamına gelmediğini anlamak zorunda. | Open Subtitles | الناس يجب أن يفهموا أن كلمة عربي ليست مرادف لكلمة إرهاب |
| Modern silahların kapasitesini anlamıyorlar! | Open Subtitles | انهم ببساطة لن يفهموا ما قد تفعله الاسلحة الحديثة |
| Bir milyon yıl süren parlak zekadan sonra onları mahveden gücün ne olduğunu anlayamadılar. | Open Subtitles | بعد ملايين السنين من العقلية الباهرة لم يكادوا أن يفهموا أي قوة كانت تدمرهم |
| Bilgisayarlar gerçek anlamda düşünemez, duygusal davranmaz, şiirden anlamaz, nasıl çalıştıklarını tam olarak anlamıyoruz. | TED | حسناً ، الكمبيوتر لا يستطيع التفكير لا يستطيعون أن يشعروا ولا أن يفهموا الشعر ونحن في الحقيقة لا نفهم كيف يعملون |
| Onun yazdığı tek kelimeyi bile anlayamadı onlar. | Open Subtitles | انهم لم يفهموا أبداً أي كلمة من كتابته. |
| Çocuklarımız, dışarıya açılan yolları anlamalı ve ailelerimiz onlara bu yolu göstermeli. | Open Subtitles | يجب على أطفالنا أن يفهموا طرقاً أخرى للحياة ويجب على عائلتنا أن تريهم ذلك |
| O bakışı bilirim. Dru'nun değerini anlamayan pek çok insan vardı. | Open Subtitles | أعرف تلك النظرة الكثير من الناس لم يفهموا درو |