| Düşersen ne olacağını biliyor musun? Hayır Roz, aşağı bir balkabağı fırlat da bir fikir edineyim. | Open Subtitles | ارمي يقطينة حتى يتكوّن لدي التصور المناسب |
| Biz neden bir şeyler yapıp kafasının altına bir balkabağı koyup tabelanın adını Ichabod Crane'e çevirmiyoruz? | Open Subtitles | لمَ لا نصقل الرأس إلى أن يختفي ونضع يقطينة أسفل ذراعه ونغيّر اسمه إلى إكابود كراين؟ |
| Bu kitap benim lanet olası tatlı balkabağı kostümü yapmama yardımcı olacak. | Open Subtitles | لذا هذا الكتاب سيساعدني . لأقوم بصنع زي يقطينة جميل |
| Fayton, balkabağına dönüştü... - ve uşak da büyük, beyaz bir fareye. | Open Subtitles | المركبة تحولت إلى يقطينة والخادم إلى فأرأبيض كبير |
| Kardeşimin. Acele et, yoksa sabahleyin kabağa dönecek. | Open Subtitles | أخي مستعجل هذا الصباح وستتحول هذه السيارة الي يقطينة |
| Evet bu bir kabak. Geliyorum. | Open Subtitles | أجل, إنها يقطينة, سأحضر للتوضيب |
| Yirmi bal kabağını oymayı ve pisliğinin, tırnaklarımın arasına girmesini istediğimi mi sanıyorsun? | Open Subtitles | أتعتقد أني أحب نقشي لـ20 يقطينة مسببًا بإدخال بواقيها أسف أظافريّ؟ |
| Benim için değil,ama geri dönmen güzel,balkabağı. | Open Subtitles | ليس بالنسبة إلي ، لكن من الجيد عودتك ، يقطينة |
| Öldürücü bir balkabağı veya insanların daha çok çalışmalarını sağlayan bir sandalye icat etmek yanlış mı? | Open Subtitles | أهوّ خطأ أن تصنع يقطينة مُمِيتة أو صنع كرسي مُتهيِّج يجعل الناس يعملون بجد اكثر؟ |
| Ufak bir hata ile 300 metreden aşağıdaki sivri kayalıklara düşersin, ...kafan da bir balkabağı gibi dağılır. | Open Subtitles | انزلاقة واحدة وسوف تسقط 1000 قدم إلى الصخور المتهاوية في الأسفل لتحطم جمجمتك في يقطينة |
| Programdan önce bu ikisini sahne arkasında balkabağı atarken gördüm. | Open Subtitles | قبل العرض رأيتهما يرمون يقطينة خلف الكواليس |
| Ann, senin güzelliğini tutturmak zor, ve, Ben, senden seksi bir balkabağı oldu... | Open Subtitles | آن , لقد كان صعب جدا انقش جمالك و انت يا بين لقد جعلتها يقطينة مثيرة |
| Bana ufacık bir tuhaf bakışını göreyim, onu balkabağı gibi oyarım, emin olun. | Open Subtitles | مثل يقطينة الهالوين لو فكرت النظر إلى حتى |
| Hindi, dolma içi, balkabağı turtası, lütfen dâhiyane şeyler olmasın bugün. | Open Subtitles | ديك رومي، حشوة طعام، فطيرة يقطينة لذا رجاءا، لا مزيد من أشياء العبقرية، ليس اليوم. |
| Sanki elini bir balkabağının içine sokar gibi, ama elin balkabağı yerine... | Open Subtitles | إنه مثل وضع يديك داخل يقطينة ولكن بدلا من اليقطين ...يديك داخل |
| "Dünya'nın En Büyük balkabağı" Bu devasa sebzeler çok ilginç. | Open Subtitles | "أكبر يقطينة فى العالم " - هذه الخضر الضخمة مدهشة - |
| Anne, Rohan'ı çok besleyip onu balkabağına döndürmüşsün. | Open Subtitles | لقد أطعمتي روهان يا امي اكثر مني وحولتيه الى يقطينة |
| Bu çabuk olsa iyi olur, kız arkadaşından 45 dakika daha uzak kalırsan, balkabağına dönüşeceksin ve senin kıçını oraya geri taşımam gerekecek. | Open Subtitles | من الأفضل أن نسرع إذا ابتعدت 45 دقيقة عن حبيبتك.. فستتحول إلى يقطينة وسأضطر إلى حملك على الرجوع |
| Gece yarısından sonra her şey bir balkabağına dönüşecek ve sizler de eskisi gibi fare olacaksınız. | Open Subtitles | بعد منتصف الليل، هذا المكان بأسره سيتحول إلى يقطينة وأنتم ستصبحون فئران ثانية |
| Araba kabağa dönmesin. Belki sonunda senin, yeniden aşık olduğunu fark et... | Open Subtitles | السيارة لا تتحول إلي يقطينة. |
| Henry hakkında ödev istiyor ve en az bir aferin veya kabak etiketi almalıyım. | Open Subtitles | لكن " كرابال " يريد ورقة بحث عن " هنري " الثامن وعلي على الأقل إلصاق شيء على يقطينة |
| Bir keresinde Cam ve arkadaşları bal kabağını sapanla futbol sahasından atmaya çalışmış. | Open Subtitles | ذات مرة، كام وأصدقاؤه حاولو رمي يقطينة عبر ملعب كرة قدم |
| Sanki çok bal kabağı parçalamış gibi konuşuyor bir de. | Open Subtitles | أتعلم، كل هذا ياتي من شخص لم يرمي يقطينة حتى أبدا ## chunked a punkin ## |
| "Bir balkabağının üzerine çöküpte kafamı dinlemeyi yeğ tutarım," | Open Subtitles | أفضل الجلوس على يقطينة وأحصل عليها لنفسي |