"يقف في طريقه" - Translation from Arabic to Turkish

• yoluna çıkan
• yolunda duran

Olmalı çünkü, yoluna çıkan herkesi öldürüyor.
يجدر بكَ ذلك لأنهُ يقتل اي احدٍ يجتازه او احدٍ يقف في طريقه

Alexander Grayson sadece kurnaz bir iş adamı değil aynı zamanda tam bir suç dehası, yoluna çıkan kişileri kandırmaya şantaj yapmaya ve öldürmeye hazır biri.
ألكسندر جريسون، ليس فقط رجل أعمال ماكر بل هو عقل إجرامي بارع قام بالتخطيط للخداع والابتزاز وقتل أي أحد يقف في طريقه

Tek yapmamız gereken o manyağı buraya gelmesini ve yoluna çıkan herkesi öldürmesini beklemek.
ونحن ننتظر أن مهووس المجيء إلى هنا. انه يقتل الجميع أن يقف في طريقه.

- Hepsi aynı... - Ve yolunda duran tek bir adam tanıyor.
و أيضاً, هو يعرف بأنّ هنالكَ رجلٌ واحد يقف في طريقه

- Ve sen yolunda duran tek kişisin.
و أنتَ الشخص الوحيد الذي يقف في طريقه

yoluna çıkan herkesi öldürecek ve gitmesine izin verirsem öyle olacağım.
سيقتل كل من يقف في طريقه وانا سمحت له بالذهاب فانه لي.

Bu sebeple kara delik sonsuz kapasiteye sahip kozmik bir süpürgeye benzer, yoluna çıkan her şeyi silip süpürür ve hiçbir şeyi dışarı çıkarmaz.
ولذا فإن الثقب الأسود يشبه مكنسة كهربائية كونية بقدرات لا نهائية، يلتهم كل شيء يقف في طريقه ولا يستطيع أي شيء الهرب منه.

yoluna çıkan herkes bir anda dönüşmeye başlayacak.
سيدمر اي شخص يقف في طريقه

yoluna çıkan herhangi birisi anında dönüşmüş olur.
سيدمر اي شخص يقف في طريقه

yoluna çıkan herkesi öldür.
أقتلي أي شخص يقف في طريقه

yoluna çıkan herkesle kavga ediyordu.
مع كل شخص يقف في طريقه

Clay, o mektupları ele geçirene kadar, yoluna çıkan her şeye, herkese zarar vermeye devam edecek.
...كلي).. سيستمر بإيذاء كل شيء وكل شخص) يقف في طريقه...

yolunda duran bir tek insan var.
ثمة شخص واحد يقف في طريقه.

Hâlâ parayı Joe Masseria'ya göndermeye mecbur olan Luciano New York yeraltısında tepeye yerleşmek için yolunda duran tek kişiyi kaldırma zamanının geldiğine inanıyor.
(ولكنه لا يزال يدفع الى (جو ماسريا لوتشيانو) اعتقد انه الوقت النهائي) لإزالة الشخص الوحيد الذي يقف في طريقه