| Dokuz yaşındaki bir çocuğu öldürmekten endişelenmiyorsun ama bu kahrolası şarap için endişeleniyorsun? | Open Subtitles | انت لا تبالي بالجريمة المتعلقة بذاك الولد لكن ما يقلقك هو العبث بأغراضك؟ |
| Benim için niye endişeleniyorsun? | Open Subtitles | ما الذي يقلقك حيالي؟ ايتها الخريجة الحمقاء |
| Hiçbirşey yarına etki etmeyecek, - Eğer hakkında endişelendiğin buysa. | Open Subtitles | لن يؤثر شيئاً على حدث الغد إن كان هذا ما يقلقك |
| Umarım niyetlerim konusunda sizi ya da Büro'yu endişelendiren her neyse yok olmasına yardım edebilirim. | Open Subtitles | حسناً، آمل أن أساعد في محو أيّما يقلقك أو المكتب بشأن نواياي |
| Öyleyse senin için Endişelenecek bir şey yok, değil mi? | Open Subtitles | لا يوجد ما يقلقك إذن ، أليس كذلك ؟ |
| Neden doğrudan olaya gelip bana seni neyin rahatsız ettiğini anlatmıyorsun? | Open Subtitles | لمَ لا تدخل إلى صلب الموضوع و تخبرني ما الذي يقلقك مؤخراً ؟ |
| Kendin olabileceğinden Endişe ettiğin o kişi sen değilsin. | Open Subtitles | ذلك الشخص الذي يقلقك أن تكوني عليه ليس ذلك الشخص أنتِ |
| Bu seni endişelendirmiyor mu? | Open Subtitles | ألا يقلقك ذلك قليلا؟ |
| Canını sıkan ne Clayton? | Open Subtitles | مالذي يقلقك كلايتون؟ قبل 20 سنه في مانتن روج/لوزيانا |
| Hayatını geri kazanmaya çalışıyor. - Ve sen yılın annesi olamamaktan endişeleniyorsun? | Open Subtitles | يحاول الانتحار و كل ما يقلقك هو سمعتك كأم |
| Ama sen süper pilot olmak için kendini kanıtlama fırsatı bulamadan savaş bitecek diye endişeleniyorsun. | Open Subtitles | ولكن ما يقلقك الآن أن الحربستنتهي.. قبل أن تأتيك الفرصة لتثبت أنك أفضل طيّار مقاتل |
| Hayır. Hem niye bu kadar endişeleniyorsun ki? | Open Subtitles | لا ، ما أعنيه ، هو ما الذى يقلقك ؟ |
| - Eğer hakkında endişelendiğin buysa. - Yarınla ilgili endişelenmiyorum. | Open Subtitles | لن يؤثر شيئاً على حدث الغد إن كان هذا ما يقلقك لست قلقة بشأن الغد |
| endişelendiğin buysa, merak etme, hikaye peşinde değilim. | Open Subtitles | لم آتي للحصول على قصة، إذا كان هذا ما يقلقك |
| Gangsterler tarafından öldürüleceğiz, senin endişelendiğin şey bu mu? | Open Subtitles | ماذا عن الموت على يد رجل عصابات؟ ألا يقلقك هذا الأمر؟ |
| Beni asıl endişelendiren bunun seni kaygılandırmaması. | Open Subtitles | -الاسم هو كل ما يحتاجه تيبين ما يقلقنى يبدو انه لا يقلقك |
| Eğer söylemiyorsan da, Endişelenecek hiçbir şeyin yok demektir. | Open Subtitles | وإذا العكس، فليس هنالك ما يقلقك. |
| - Arkadaşken de aynı şeyleri yapıyor olmamız seni rahatsız etmiyor mu? | Open Subtitles | ألا يقلقك أننا نقوم بنفس الأشياء كالتي عندما كنا مجرّد أصدقاء؟ |
| - Kendine geldi ama durumu hâlâ kritik. Senin için bir Endişe kaynağı mı? | Open Subtitles | إنها مستيقظة لكنها لاتزالُ بحالة حرجة. أهذا يقلقك ؟ |
| Ve bu seni endişelendirmiyor, değil mi anne? | Open Subtitles | و هذا لا يقلقك يا أمي؟ |
| Canını sıkan şey bu değil değil mi? | Open Subtitles | هذا ليس ما يقلقك الآت، أليس كذلك؟ |
| Neden bu kadar endişelisin? | Open Subtitles | ما الذي يقلقك ؟ |
| Farklı bir şey. endişelenme sen. | Open Subtitles | أعتقد أن الأمر مختلف لا تدعي ذلك الأمر يقلقك |
| Hayır, ama onun hakkında bir şey seni oldukça endişelendiriyor. | Open Subtitles | كلا , و لكن يبدو أن هناك شيء يقلقك كثيراً بخصوصها |