| Başka bir soygun hakkında bilgisi olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | تولي يقول بأنّه عنده معلومات حول السرقة الأخرى. |
| Bu adam etrafta hırsızlar olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | هذا الرجل يقول بأنّه يوجد ... هناك لصوص في المنطقة |
| Joey biraz geç kalacakmış, üzgün olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | سوفيتأخرجويقليلا, وهو يقول بأنّه آسف. |
| Bunun çok kolay olduğunu söyledi. Çünkü seni iyi tanıyormuş. | Open Subtitles | يقول بأنّه سهل لأنه يعرفك جيّد جدا |
| Tam bize göre bir enayi olduğunu söyledi. | Open Subtitles | يقول بأنّه قد وجد هدفاً مثالياً لنا |
| Babama ısıtmalı battaniye getirdim, her zaman üşüdüğünü söyler. | Open Subtitles | إشتريتُ لأبي بطانية حرارية دائماً يقول بأنّه يشعر بالبرد |
| Aslında lanetli olduğunu söyleyen pek fazla kimse yok ama yaşlı bir kadın vardı, Mary Brown, o-- | Open Subtitles | حسنا ليس هناك العديد من الناس الذي يقول بأنّه مطارد... ... لكنكانهناكهذهالإمرأةالعجوز , ماري براون، الذي... |
| Çocuğu öldürenin o değil, Bay Fellig olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | الآن، يقول بأنّه كان فيليج الذي قتل ذلك الطفل في الممر، ليس ه. قال هو فقط حدث على طول و... |
| Binbaşı Hernandez onun bir savunma tanığı olduğunu söylüyor | Open Subtitles | الرائد هيرنانديز يقول بأنّه شاهد دفاع. |
| Reverend Daniels onun kötü olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | القسّ دانيلز يقول بأنّه شريّر. |
| Herkes başka biri olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | الجميـع يقول بأنّه شخص آخر |
| Hristiyan olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | يقول بأنّه مسيحيّ |
| Bitmeyen bir rüyada olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | يقول بأنّه في حلم لاينتهي |
| Harika bir kaynağı olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | يقول بأنّه عنده مصدر عظيم. |
| Harap durumda olduğunu söylüyor ve onu affetmem için bana yalvarıp duruyor. | Open Subtitles | يقول بأنّه بائس ويطلب السماح |
| Fazla değil. Jake, onun okuldaki en havalı çocuklardan biri olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | ليس كثيراً،( جايك) يقول بأنّه أحد الاولاد الرائعين في المدرسة |
| Bunun bir duvara bakmaktan daha beter olduğunu söyledi. | Open Subtitles | والّذي يقول بأنّه أسوء من النظر... إلى حائط من الطوب |
| Yardımcı yönetmen iyi olduğunu söyledi. | Open Subtitles | مساعد المخرج يقول بأنّه كان جيداً |
| - Acil olduğunu söyledi. | Open Subtitles | - يقول بأنّه مستعجل. |
| - İfadesi olduğunu söyledi. | Open Subtitles | - يقول بأنّه بيان. |
| Ona şöyle dedim, "Danny bak, adamın biri bir takım alır ve takımdan memnun kaldığını söyler. | Open Subtitles | l قال إليه، " داني، يشتري رجل بدلة. " يقول بأنّه سعيد به. |
| Dexter'ın ev sahibi olduğunu söyleyen bir adam. Dexter'ın dairesinde bir sorun varmış. | Open Subtitles | رجل ما، يقول بأنّه مالك شقّة (ديكستر)، ثمّة خطب بشقّة (ديكستر) |