"يكذبون علينا" - Translation from Arabic to Turkish

• bize yalan
• Yalan söylüyorlar

Hastanenin içinde bir adamım var, birinci hasta konusunda bize yalan söylediklerini düşünüyorlar.
لدي شرطيّ في المشفى يعتقد أنّهم كانوا يكذبون علينا بشأن المريض الحامل للفيروس.

Biz de son kurşuna, kanımızın son damlasına değin savaştık bu umuda tutunuyorduk ve olan şuydu, bize yalan söylüyorlardı kimse gelmedi."
لذا قاتلنا حتى آخر رصاصة حتى آخر قطرة دم كما أننا انتظرناهم لكن تبين أنهم كانوا يكذبون علينا لم يأتي أحد

En başından beri bize yalan söylüyorlardı. Başından beri bizi kandırıyorlardı.
كانوا يكذبون علينا منذ البداية كانوا يكذبون منذ الأبد

Yalan söylüyorlar. Hep söz veriyorlar.
هم يكذبون علينا دائما وعود فقط

Güya panzehir hazırmış. Yalan söylüyorlar.
العلاج بالخارج، وهم يكذبون علينا هنا.

Şuraya bak, Kumandan. Bu kadar zamandır bize yalan söylemişler.
انظر إلى هذا المكان ، أيّها القائد كانوا يكذبون علينا طوال الوقت

Geldiğimizden beri bize yalan söylediler.
كانوا يكذبون علينا من اللحظة التي وصلنا فيها هنا

bize yalan söylediler. Benden uzak dur.
ـ لقد كانوا يكذبون علينا ـ فقط إبتعد عني

Sen en başından beri, bize yalan söylediklerine inanıyordun.
الآن، من البداية، كنت تعتقد أنّهم يكذبون علينا.

Sen en başından beri bize yalan söylediklerini düşünüyordun.
الآن من البداية، كنت تعتقد أنّهم يكذبون علينا.

Sen en başından beri bize yalan söylediklerini düşünüyordun.
منذ البداية، كنت أعتقدتّ أنّهم يكذبون علينا.

İnsanların bize yalan söylemesi sinirime dokunmaya başladı.
لقد سئمت من هؤلاء الناس وهم يكذبون علينا

Ama şimdi ondan, bize yalan söyleyen insanlara gerçeği bulmak, düşman olabilecek düşmanımız olabilecek içerideki adamları bulmak için tehlikeli bir yalan söylemesini istiyorum.
لكن الآن, الأفضل أن نكذب.. -أجل. على الناس الذين يكذبون علينا..

Tek düşündüğüm Çoğalıcılar'ın bizi ele geçirdiği, bize nanit verdikleri ve geri dönmeyelim diye de bize yalan söyledikleriydi.
إعتقدتُ بأنّ المضاعفين أَسروَنا وزرعوا النينايتس وبأنهم كانوا... يكذبون علينا ليمنعونا من الرغبة في العودة.

Aman Allah'ım, bunca zamandır bize yalan söylüyorlardı.
يا إلهى, كانوا يكذبون علينا طوال الوقت

-Jack, bu insanlar bize yalan söylüyor.
يا جاك، هؤلاء الأشخاص يكذبون علينا

- İngilizler 300 yıldır Yalan söylüyorlar.
البريطانيون يكذبون علينا لمدة 300 سنة.

bize yalan söylüyorlar.
الكلاب هي من بعدهم، وأنهم يكذبون علينا.

bize yalan söylüyorlar.
انهم يكذبون علينا

Her zaman bize yalan söylüyorlar.
يكذبون علينا طوال الوقت

bize yalan söylüyorlar, anladın mı?
إنهم يكذبون علينا حسناً