| Bir avukat olarak, bildiğime göre birinin suçlu olduğunu kanıt olmadan kanıtlayamazsın. | Open Subtitles | كمحامى لمحامٍ آخر مره تفخصتُ الأمر , يمكنك إثبات قضية بدون أدلة. |
| Benim yaptığımı kanıtlayamazsın | Open Subtitles | هذا ممكن لكن لا يمكنك إثبات ذلك لا أستطيع ، صحيح؟ |
| Böyle bir şeyi mahkemede ispatlayamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك إثبات شيء كهذا في المحكمة |
| - Dikkat edin. Adam AIDS'li. - Bunu asla ispatlayamazsın. | Open Subtitles | إحترسوا من دماء ذلك الزنجى إنه من مرضى الإيدز لن يمكنك إثبات أى شئ- |
| Ben iyi bir aileden geliyorum! Onlardan biri olduğumu kanıtlayamazsınız! | Open Subtitles | لا يمكنك إثبات أننى واحدة منهن لا يمكنك ، لا يمكنك |
| Ve birisi şey yazmıştı... "Kalbin kırıldıktan sonra aşkı tekrar bulup bulamayacağını kanıtlayabilir misin?" diye soran insanlar oldu. | TED | هناك شخص آخر كتب لي، والكثير من الناس يكتبون لي عن، هل يمكنك إثبات القدرة على الحب مرة أخرى بعد أن جرح قلبك؟ |
| Bizi kontrol etmeye ve yönlendirmeye çalışan gizli efendilerimizin olmadığını ispat edemezsiniz. | Open Subtitles | لا يمكنك إثبات أنه لا يوجد اسياد سريين تحاول السيطرة والتلاعب بنا. |
| Bir şey kanıtlanamaz. Hiç para almadım ben! | Open Subtitles | لا يمكنك إثبات أي شيء، لم أحصل على أي مبلغ |
| ÖIdürdüğümü kanıtlayamazsınız. kanıtlayabilir misiniz? | Open Subtitles | وأنت لا يمكنك إثبات أني فعلت هل يمكنك ؟ |
| Ak meşenin tamamen yok olduğunu kanıtlayamazsın ve belki orada bile olmayan şey için içinde korkuyla yaşayamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك إثبات أن السنديان الأبيض دُمّر جميعًا ولا يتعيّن أن تحيا خائفًا من شيء ربّما لا يكون له وجود. |
| Ne söylediğin umurlarında olmaz ve bunu kanıtlayamazsın. | Open Subtitles | لن يهتموا بما تقول، ولا يمكنك إثبات شيء |
| - Hiçbir şey kanıtlayamazsın. - Kanıtlamam gerekmiyor. | Open Subtitles | لا يمكنك إثبات شيء - أنا لا أحتاج إثبات - |
| İyi, haklısın. Fakat kanıtlayamazsın bunu. | Open Subtitles | لا بأس, أنت محق لكن لا يمكنك إثبات هذا |
| Hiçbirşey kanıtlayamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك إثبات أي شيء |
| Bunu ispatlayamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك إثبات هذا |
| Bunu ispatlayamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك إثبات هذا |
| Kendini bana ispatlayamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك إثبات نفسك لي |
| kanıtlayamazsınız! kanıtlayamazsınız! Onlardan biri olduğumu kanıtlayamazsınız! | Open Subtitles | لا يمكنك إثبات أننى واحدة منهن لا يمكنك ، لا يمكنك |
| Ne konuştuğunuz bilmiyorum. Bu dediğinizi de kanıtlayamazsınız. | Open Subtitles | لا أعلم ما تقصدين لن يمكنك إثبات شيء من هذا |
| Her zaman olan ise bu olanları kanıtlayabilir misin? | Open Subtitles | إنه دائماً عن ، هل يمكنك إثبات ما حدث؟ |
| öyle olmadığını kanıtlayabilir misin? | Open Subtitles | هل يمكنك إثبات عكس ذلك ؟ |
| Bunu kanıtlayabilir misin, Leo? | Open Subtitles | هل يمكنك إثبات هذا يا ليو؟ |
| Hiç bir şey ispat edemezsin. | Open Subtitles | لن يمكنك إثبات سبب تغييرى لصوتى أو كيف منعت مذكرتك |
| Bunların hiçbiri mahkemede kanıtlanamaz. | Open Subtitles | لا يمكنك إثبات هذا في المحكمة. |
| -Bunu kanıtlayabilir misiniz? | Open Subtitles | هل يمكنك إثبات ذلك ؟ |