| Orada değil. Onunla konuşamazsın. | Open Subtitles | هو ليس هناك لا يمكنك التحدث معه |
| Onunla konuşamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك التحدث معه |
| - Onunla konuşacağım. - Hayır hayır hayır! Onunla konuşamazsın! | Open Subtitles | أنا سأتحدث معه - لا لا لا لا يمكنك التحدث معه... |
| onunla konuşabilirsiniz. Benim düşünmeyi en çok sevdiğim ise bu arayüzün bizim doğal sistemlerle nasıl etkileştiğimizi yeniden yazıyor olması, özellikle de, kimin bilgiye sahip olduğunu, bu bilginin nerede olduğunu, böyle bir bilgiyi kimin yorumlayabileceğini ve onun hakkında ne yapabileceğinizi değiştirerek. | TED | يمكنك التحدث معه. وما أود أن أفكر فيه هو هذه الواجهة التي تعيد كتابة مخطوطات كيفية التفاعل مع النظم الطبيعية، على وجه التحديد من خلال تغيير مبني على معلومات، حيثما توافرت , بمن يستطيع إستخلاص وفهم تلك المعلومات وماذا يمكن أن تفعله حيالها. |
| Önce Bay Marwat detaylıca sorgulansın, daha sonra istediğiniz gibi onunla konuşabilirsiniz. | Open Subtitles | حالما ينتهي استجواب السيد (مروت) تماماً، يمكنك التحدث معه كما يحلو لك. |
| Eğer istiyorsanız onunla konuşabilirsiniz. | Open Subtitles | يمكنك التحدث معه الآن إذا أردت. |
| Her şey harika, Sweets ama yasal olarak, Onunla konuşamazsın. | Open Subtitles | كلّ هذا رائع يا (سويتس)، لكن لا يمكنك التحدث معه قانونياً. |
| - Onunla konuşamazsın. - Nedenmiş? | Open Subtitles | لا يمكنك التحدث معه - لما لا؟ |