| Yasal olarak buraya ait olmadığın andan beri, size mahkumunuzla birlikte kalmanız emredildi. | Open Subtitles | بما أنه لا ينتمى الى هنا قانونيا تم اعطاء أمر بالبقاء مع سجينكم |
| Bana ait olmayan bir şeyi çalacağımı düşünmüyorsun değil mi? | Open Subtitles | حسناْ , انت لا تعتقد أننى أسرق شيئاْ لا ينتمى لى , أليس كذلك ؟ |
| Obi-Wan Kenobi adında birisine ait olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | يقول انه ينتمى الى شخص اسمه اوى وان كنوبى |
| Buraya ait olmayan bir şey. Çocukları uyandırma. | Open Subtitles | أى شىء لا ينتمى إلى هنا ولا تيقظ الأطفال |
| O bir mezbahaya aitti, boga arenasına degil. | Open Subtitles | فهو ينتمى إلى المجزر وليس لحلبة مصارعة الثيران |
| Agutiler büyük ve başarılı bir memeli familyasına aittir. | Open Subtitles | والأجـوطى ينتمى إلى مجموعة كبيره وناجحه من الثـدييات |
| Ama Camelot'a ait değil. Yoluna yalnız giden biri o. | Open Subtitles | و لكنه لا ينتمى الى كاميلوت لانسلوت رجل يمضى فى سبيله وحيدا |
| Ama Camelot'a ait değil. Yoluna yalnız giden biri o. | Open Subtitles | لكنه لا ينتمى لكاميلوت إنه من نوعية الرجال الذين يمضون فى طريقهم بمفردهم |
| Hiç kimse oraya ait değil. Bizim gibi adamlar için, mükemmel bir yer. | Open Subtitles | لا أحد ينتمى إلى هناك إنه المكان المثالى للرجال أمثالنا |
| Kimse buraya ait değil. | Open Subtitles | لا احد ينتمى إلى هنا, و لكن هذا هو المكان |
| Bugünden sonra, vücudunuz artık size ait değil o şimdi sizin en güçlü silahınız. | Open Subtitles | بعد اليوم ، لا احد ينتمى اليكى انه الآن سلاحكم الاعظم لابد ان تكونوا مستعدين |
| Bu kapının arkasında 21.yy'a ait teknolojinin bu evde olan tek kısmını bulacaksınız. | Open Subtitles | خلف هذا الباب ستجدون الشىء الوحيدة الذى ينتمى لتكنولجيا القرن ال21 فى المنزل بأسره. |
| Dünyamızın ait olduğu galaksi ise, Samanyolu galaksisi. | Open Subtitles | كوكب الارض ينتمى الى المجرة التى تدعى دربَ التبّانة. |
| Kan dediğin ait olduğu yerde, yani vücudun içinde kalmalı. | Open Subtitles | الدم عليه ان يبقى داخل الجسم الى حيث ينتمى |
| Kan dediğin ait olduğu yerde, yani vücudun içinde kalmalı. | Open Subtitles | الدم عليه ان يبقى داخل الجسم الى حيث ينتمى |
| Oğlumun bana ait olduğundan emin olmalıydım. | Open Subtitles | كان لابد أن أتأكد أن إبنى مازال ينتمى إلينا |
| Ama uzun süredir bendeydi. Koleksiyonunuza ait. | Open Subtitles | لكنه كان لدى لوقتاً طويلاً إنه ينتمى لمجموعتك |
| Karşısına dikilip var gücümüzle o hergeleyi ait olduğu cehenneme geri gönderinceye dek savaşalım. | Open Subtitles | ننتظر هنا، ياراعي البقر ونقاتل ذلك اللعين حتى يعود إلى الجحيم حيث ينتمى |
| Hep korkunun başkalarına ait bir şey olduğunu sanırdım. | Open Subtitles | دائماً كنت أومن بأن الخوف ينتمى لأناس آخرين |
| Yüz tanıma sistemi oraya ait olmayan birini bulduğu vakit sizi uyaracağız. | Open Subtitles | سنقوم تنبيهك عندما تبدأ قاعدة بيانات الوجوه بالعثور على شخص لا ينتمى للمكان |
| Eski zamanlarda buraları hep yukarı krallığa aitti. | Open Subtitles | فى العصور القديمة كان كل هذا ينتمى للملكة العليا |
| Belki de gerçekten ona aittir. Küçük Bayan Canlı'ya. | Open Subtitles | أو ربما إنه ينتمى لها الأنسة الحية |