| Bak, şunu bil ki bu iş bittiği zaman ne kadar uzun sürerse sürsün, balayımıza çıkacağız. | Open Subtitles | أنظري، أريد منكِ أن تعلمي أنه عندما ينتهي كل هذا، مهما طال الأمر، سنحظى بشهر عسلنا. |
| Bu iş bittiğinde, finansal meseleler hakkında konuşmalıyız. | Open Subtitles | عندما ينتهي كل هذا لدينا الكثير من الأمور المالية للحديث عنها |
| Bu iş biter bitmez, o konuyla ilgili sizi bilgilendiririm, ama o zamana kadar lütfen izin verin, görevime devam edeyim! | Open Subtitles | سأدلي بإفادتي كاملة عندما ينتهي كل هذا، لكن حتى ذلك الحين أرجوك، اسمح لي بالبقاء على رأس عملي |
| Bu iş bitince uyumak için bol bol zamanın olacak. | Open Subtitles | سيكون هُناك مُتسع من الوقت للنوم عندما ينتهي كل ذلك |
| Bacaktaki o damarı kes. İşin biter. | Open Subtitles | اذا قطع الشريان الرئيسي في الساق ينتهي كل شئ |
| Bu sona erdiğinde söylerim, bir eşleşme bulduğumuzda ve hâlâ yaşama şansının olduğunu gösterdiğimde. | Open Subtitles | سأقول عندما ينتهي كل شيء , حينما ,اجد ربما تطابقا لنخاعها عندما يكون بامكاني أن أريها أنها لازالت تملك فرصه في الحياة |
| Bu iş sona erdiğinde, sana söz veriyorum oğlunu geri alacağız. | Open Subtitles | وعندما ينتهي كل هذا أعدك بأني سأعيد لك أبنك سالماً |
| Dinle. Dinle. Tamamen mahvolmadık. | Open Subtitles | اسمعي، اسمعي، لم ينتهي كل شىء |
| Bu iş bittiği zaman konuşuruz. | Open Subtitles | سأتحدث إليك عندما ينتهي كل هذا |
| Bu iş bittiği zaman hatırlanan tek şey ben olacağım Testiclees. | Open Subtitles | حينما ينتهي كل هذا " الكل سيتذكر " تيستيكليز |
| Bu iş bittiği zaman, onun yasını tutacağız. | Open Subtitles | سنبكي عليه عندما ينتهي كل هذا |
| İnan bana. Bu iş bittiğinde sana sahip çıkacağım. | Open Subtitles | ثق بي ,عندما ينتهي كل ذلك بامكاني المساعدة علي ترسيخك |
| Bu iş bittiğinde, onu görüp bana deli dediğinde haklı olduğunu söylemeni istiyorum. | Open Subtitles | عندما ينتهي كل شئ يجب أن تراها وأن تشرح لها كل شئ أنها كانت محقة حينما قالت أنني مجنون |
| Bu iş bittiğinde, ona layık olduğu düzenlemeyi yapacağım. | Open Subtitles | عندما ينتهي كل هذا سوف أقوم بإعطاءها الترقية التي تستحقها |
| Bitene kadar bitmez. | Open Subtitles | لن ينتهي أي شيء، حتى ينتهي كل شيء، حسناً؟ |
| Bitene kadar bitmez. | Open Subtitles | لن ينتهي أي شيء، حتى ينتهي كل شيء، حسناً؟ |
| Bu iş bitince sana biraz para yollayacağız. | Open Subtitles | عندما ينتهي كل هذا سوف نرسل لك بعض المال |
| Bu iş bitince de buna yetki verenin kim olduğunu bulacağım ve ya o kişi bundan sonra Daire için çalışmayacak ya da ben. | Open Subtitles | وعندما ينتهي كل هذا سأكتشف من الذي سمح بحدوث هذا وإما أن يُطرد ذلك الشخص من المكتب الفيدرالي أو سأستقيل أنا |
| Bu sonuçta bir şeyi değiştirmez Bacaktaki o ana damar kesilirse, olay biter zaten. | Open Subtitles | اذا قطع الشريان الرئيسي في الساق ينتهي كل شئ |
| Bu sona ermeden hepimiz ölmüş olacağız. Bunu sende biliyorsun. | Open Subtitles | أنت تعلم أنك ستتسبب في قتلنا قبل أن ينتهي كل ذلك |
| Bütün bunlar sona erdiğinde senden asla ama asla yardım istemeyeceğimi hatırlat bana. | Open Subtitles | ذكريني عندما ينتهي كل هذا بألاّ أسالك معروفاً مرة أخرى أبداً |
| İyi olacağız. Tamamen mahvolmadık. | Open Subtitles | سنكون بخير، لم ينتهي كل شىء |
| Jesse, bu iş bittikten sonra Sam'le ben uzun süre birlikte takılır mıyız sence? | Open Subtitles | جيسي، عندما ينتهي كل هذا هل تفترض، ربما أنا وسام يمكن أن نبقى على طول الوقت؟ |
| Şimdi bana dedin ki her şey bittiğinde ne olacağı seni ilgilendirmemeli. | Open Subtitles | لقد أخبرتني أنّه ليس من شأني ما سيحدث عندما ينتهي كل هذا |