"ينوي فعله" - Translation from Arabic to Turkish

• peşinde
• yapacağını

Neyin peşinde olduğunu öğrenmeden onu gözümün önünden ayırmayacağım.
لن أدعه يغيب عن ناظري حتى أعلم ما الذي ينوي فعله

- Neyin peşinde olduğunu hepimiz biliyoruz.
كلنا نعلم ما كان هذا المخبول ينوي فعله

Sana kanıtlayacağım. Neyin peşinde olduğunu sana söyleyeceğim.
لِأُثبتَ ذلك, سأقول لكِ ما ينوي فعله

Ama ne yapacağını bildiğin için içinden gülümsüyorsun.
لكن الأن تَعْرفُي ما ينوي فعله أنت تَبتسمُي بداخلك

Eğer ne yapacağını anlayamazsam benim için hiç iyi olmaz.
إذا لم أعرف ما الذي ينوي فعله فهذا لا يجديني نفعاً

İçeriklere bakarak onun ne yapacağını bulabilirim.
لكن بالنظر إلى المواد الطبية ثمة ما يمكن لتوصل إليه لمعرفة ما ينوي فعله

Sana ihtiyacımız var. Neyin peşinde olduğunu söyle bize.
نريدكِ أنْ تخبريننا بما ينوي فعله

Neyin peşinde olduğunu birimizin öğrenmesi gerekiyordu?
كان على احدنا معرفة ما ينوي فعله

Ben'in birşeyler peşinde olduğunu anladın gerekçesi olmasını garantiledin.
لقد علمتِ ما كان (بين) ينوي فعله وخططتِ لاختراع حجة غيابه

Neyin peşinde olduğunu söyle bize.
أخبرينا بما ينوي فعله

Neyin peşinde olduğunu merak ettim.
تساءلتُ عما كان ينوي فعله

Elle bize neyin peşinde olduğunu onu nerede bulabileceğimizi söyle.
(ال)... أخبرينا ماللذي ينوي فعله وأين نجده.

- Neyin peşinde olduğunu bilmiyorsun.
-لا فكرة لديكِ عمّا ينوي فعله

O adamın onunla gerçekten ne yapacağını bilmiyorum.
لا أعرف ما الذي ينوي فعله بها، اليس كذلك؟

Başta ne yapacağını bile bilmiyordum.
،لم أعلم ماكان ينوي فعله بالبداية . وبعدها جاريته فحسب

Ne yapacağını bildiğini düşünmek bir hata.
لمن الخطأ أن تعتقد أنك تعرف ما ينوي فعله

Tony Almeida'nın çalmasına yardım ettiğin bileşenlerle ne yapacağını bilmediğini kabul etmeye hazırlar.
سيقبلون بأنك لم تعلم ما كان (توني ألميدا) ينوي فعله بالجزء الذي ساعدته على سرقته