| Ve seni önce çiğner sonra tükürüp atar, sanki Yahudi Hillary Clinton gibi. | Open Subtitles | غيمة سوداء من فوق ذقنها و ستبتلعك و تبصقك فوق كهلاري كلينتون يهوديه |
| Sonra hiçbirimizin aslında Yahudi olmadığını öğrenecekler ve hiçbirimiz onlardan bir daha alamayacak! | Open Subtitles | بعدها سيكتشفون بأن لا احد منا يهوديه حقاً ولن تحصل أي منا عليها |
| Kız Yahudi'ydi. Yapmaması gerekirdi. | Open Subtitles | حسنا,حتى إذا كانت يهوديه لم يكن عليه أن يفعل ذلك |
| D Dairesi, G0eth'a Plasz0w'da ve Krak0w Gett0 Katliamında öldürülen 10 binden fazla Yahudi'nin cesetlerini çıkarıp yakma emrini verdi. | Open Subtitles | طلبت الادارة النازية من القائد جوز نبش قبور 10 الاف جثه يهوديه كانوا قد قتلوا في بلازو و في الجيتو اليهودي ثم حرقهم |
| - Hırçınsın? - Yahudisin. | Open Subtitles | "يهوديه" نفس الشيء - |
| Seni Yahudi orospusu beni neredeyse ağına düşürüyordun, değil mi? | Open Subtitles | أنت عاهره يهوديه انت بالكاد تكلميني من خلال هذا اليس كذلك؟ |
| "D" Bölümü Goeth'e, Plaszow'da ve Krakow Gettosu'nda katledilen on binden fazla Yahudi'nin, toplu mezarlarından çıkarılarak yakılıp kül edilmelerini emreder. | Open Subtitles | طلبت الادارة النازية من القائد جوز نبش قبور 10 الاف جثه يهوديه كانوا قد قتلوا في بلازو و في الجيتو اليهودي ثم حرقهم |
| Sonra, uğruna ölünecek bir gülümsemesi ve iri yumuşak göğüsleri olan bir Yahudi kız bulacağım. | Open Subtitles | ثم اعثر علي فتاه يهوديه ذات نهدين كبيرين ناعمين و لها ابتسامه تدفع حياتك ثمنا لرؤيتها |
| Annem bir Yahudi. Bunun onlar için ne anlama geldiğini biliyorsun. | Open Subtitles | ولدتي يهوديه, وانت تعرف ماذا يعني هذا لهم. |
| Savaş boyunca Varşova'da bir Yahudi bölgesi oluşturulacak ve bu bölgede yaşanyan bütün Yahudiler buraya yerleşecek | Open Subtitles | سوف يتم إنشاء مقاطعه يهوديه و حيث يقيم فيها كل يهود وارسو و المنتقلين الى وارسو سيقيمون فيها |
| Sonra unuttum ve sormaya korktum. Herhalde Yahudi'dir. | Open Subtitles | ونسيت والان خائف أن أسالها من المحتمل أنها يهوديه |
| Ben muhasebeci, komedi yazarı... veya koyu Yahudi değilim. | Open Subtitles | أنا لست محاسب أو كاتب ساخر أو أي مهنه يهوديه |
| Muhammed'in kendi dini tarihi olan, Yahudi ve Hristiyan etkisinden uzak, zengin ve önemli bir şehirde doğduğunu göstermek için yapıldığını iddia etmektedirler. | Open Subtitles | كما يدعون... من أجل إظهار أن محمدا ولد في مدينة غنية وهامة تمتلك تأريخ ديني مستقل بعيدا عن اى تأثيرات يهوديه او مسيحية |
| Batman DVD'mi ve tuhaf süslemeli Yahudi temalı bir mücevheri mi? | Open Subtitles | دي في دي باتمان الخاص بي قلاده مزخرفه بشكل غريب بطابع يهوديه ؟ |
| Yahudi bir kızı, oynamak için seçildi. | Open Subtitles | لقد حصلت على دور في مسرحيه كفتاه يهوديه مزعجه |
| Gerçek Yahudi olup olmadığımı anlamak için geldiklerinde onlara bununla ilgili tüm bilgilerimi göstermeliyim. | Open Subtitles | سيحاولون القبض علي لكوني لست يهوديه اصليه علي إلقاء بعض من المعرفه عليهم |
| O büyürken çok endişelendin Yahudi bir Amerikalı prenses olmasını istedin ama farkında bile olmadığın şey bir Yahudi Amerikalı prens olduğunun ortaya çıkması. | Open Subtitles | لقد كنتي مهتمه جدا بأن تكبر لتصبح اميرة يهوديه امريكيه ولم تلاحظي ذلك انها ستصبح امير يهودي امريكي |
| Bayan, sen Yahudi olmalısın. | Open Subtitles | يجب ان تكوني يهوديه يا سيدتي بالطبع |
| "Bir Yahudi kadını Yahudi değildir" yöntemini uygularlardı. | Open Subtitles | يهوديه وكأنى لست يهوديه هكذا كنت أتعامل |
| O zamanlar meşhur bir Yahudi ailenin eviydi. | Open Subtitles | كانت تعيش فيه عائله يهوديه شهيره وقتها |
| Ayrıca Yahudisin! | Open Subtitles | ! و كذلك أنتِ يهوديه |
| Bu nedenle, Rachel'in Musevi olması önemli değil, veya Finn'in sağını, solundan ayıramaz. | Open Subtitles | لذلك , ليس مهما ان رايتشل يهوديه او ان فين... لا يستطيع التفرقه بين الشمال واليمين |