"çürümüş" - Translation from Turkish to Arabic

    • متعفن
        
    • متعفنة
        
    • فاسدة
        
    • المتعفن
        
    • المتعفنة
        
    • العفن
        
    • تعفن
        
    • الفاسدة
        
    • عفن
        
    • عفنة
        
    • فاسد
        
    • الفاسد
        
    • العفنة
        
    • متحللة
        
    • المتحللة
        
    çürümüş olan sistem, bireyler değil! Bu yüzden, sisteme karşı savaşmalıyız. Open Subtitles الكل متعفن , و ليس البعض فقط لذا فالكل يجب أن يخضع للعلاج
    Burasını çürümüş et deposuna çevirecek kadar senin için ne kurban ettiler? Open Subtitles ماهى التضحيات التى قدموها لك مخزن سلع مثل قطع لحم متعفنة
    Rashad, elmalarına bakınca... 7 tanesinin kurtlanmış... 15 tanesinin de çürümüş olduğunu görmüş. Open Subtitles فنظر بحِرصٍ إلى تفاحاتِه ولاحظ أن 7 منها مُسوّسة و 15 أخرى فاسدة
    çürümüş bedenleri yemeye kalkışmıştım. Yoldaşlarımın bedenlerini. Birisi bana yardım etti. TED وأنني كنت أحاول أكل اللحم المتعفن لرفيقي في السلاح. أعطاني الراحة.
    Umalım da, bulduğumuz sadece çürümüş cesedi olsun... çünkü senin nişanlını öldürdü. Open Subtitles على أمل , أن نجد فقط جثته المتعفنة جزاءاً على قتله لخطيبك
    Çerçevesi çürümüş. Yenisini ısmarladık. Open Subtitles العفن أمسك بالإطار لذا خلعناه و طلبنا زجاج جديد
    çürümüş ceset kokusunu bastırmak için güçlü bir şey olması gerekiyordu değil mi? Open Subtitles لابد من أنه مركزاً جداً لكي يغطي على رائحة تعفن الجثة, صحيح؟
    Bu çürümüş biyokütle humusu oluşturuyor ki o da ormanın besinidir. TED تشكل هذه الكتلة الحيوية الفاسدة الدبال، وهو غذاء للغابة.
    çürümüş bisküvi, domuz eti ve... sabah, öğlen, akşam tepene binen lordluk payesi hariç hiçbir şey. Open Subtitles لا شيء سواء بسكويت و لحم خنزير عفن. و سيادته يأمرك بالعمل في الصباح و الظهر و الليل.
    Sizi pis, adi, çürümüş, koyun çobanı... Open Subtitles انتم جماعة رديئة ، عفنة ، وسخة تجمع الخراف
    Ah, bunu günler önce öldürmüş olabilir. Vücut şişmiş ve yüz çürümüş. Open Subtitles يمكن أن يكون قتل هذه منذ أيام، الجثة منتفخة والوجه متعفن
    Kafası olmadan bu lanet şeyin ne olduğunu söyleyemem çünkü vücudu tamamen çürümüş. Open Subtitles بدونها لن اعرف ما هذا الشىء، لان الجسم متعفن
    İçinde Kool-Aid, çürümüş meyve, ketçap ve küflü ekmek var. Open Subtitles انها حصلت على حلوى, و فواكه قديمه, كاتشب و خبز متعفن
    Domuz ağılının duvarı çürümüş. Kereste almam lazım. Open Subtitles حائط زريبة الخنازير متعفنة علي أن أقوم بشراء بعض الخشب
    Fakat önceki patronundan erzak satın almıştı ve kızgın adam ona çürümüş bitkileri satmıştı. TED لكنه قد اشترى بضائعه من مديره السابق، حيث باعه أعشاباً فاسدة لاستيائه.
    Perdeyi açtığım anda aldığım o çürümüş et kokusunu halen hatırlayabiliyorum. TED ما زلت أتذكر شيئاً من رائحة اللحم المتعفن في قدمها وأنا أفتح الستارة لأراها.
    Umalım da, bulduğumuz sadece çürümüş cesedi olsun... çünkü senin nişanlını öldürdü. Open Subtitles على أمل , أن نجد فقط جثته المتعفنة جزاءاً على قتله لخطيبك
    Sizin gibi bir bayanın, böyle çürümüş bir işin içinde olması ne kötü. Open Subtitles إنه فقط مؤسف أن بنتا مثلك وقعت في هذا العمل العفن
    Patlak bir boru bulduk çürümüş tahta, küf bulduk. Open Subtitles حسناً ، وجدنا إنبوب منفجر ، لذا أصبح لدينا تعفن بالخشب ، لدينا تعفن كلي
    Sizi çürümüş solucanlar. Onun adını ağzınıza almayın. Open Subtitles أيها الديدان الفاسدة أنتم أحقر من أن تذكروا إسمه
    Böylece cesedi çürümeyecek ve yas tutanlar cesedin zaten çürümüş olan ve çürüyecek halini görmeyecek. Open Subtitles وذلك سيمنع التعفّن ويقي المشيّعين من أن يتعاملوا مع روائح عفن الجثة
    Özüne dek çürümüş olabilirsin ama kızım harika French 75 yapıyorsun. Open Subtitles أتعلمين يا فتاة، ربما تكوني عفنة تماماً، لكنكِ تعدين خمر فرنسي لذيذ.
    Cahil, şımarık ve kaygılı bir sefilden, çürümüş bir rahibe dönüştüm. Open Subtitles الجهل والأنانية والصلافة تخرجان رجل دين فاسد
    Her nefes aldığında odayı berbat, çürümüş viski kokusu sarıyordu. Open Subtitles في كل مرة بتنفس فيها وملأ الغرفة برائحة الويسكي الفاسد
    Senin kıymetli Dünyan hakkında hastalıklı ve çürümüş gerçekleri açıklayayım mı? Open Subtitles هل صنعتُ المرضى والحقيقة العفنة للموت بالعالم بداخل رحمك الذهبيّ الثمين
    çürümüş bir cesedin kokusu binadan aylarca çıkmaz. Open Subtitles جثة متحللة سيئة من الممكن أن تُنتن المبنى بكامله للأبد
    Bu çürümüş et parçası Venedik başyargıcının kuzeni ve Papa'nın yakınıdır. Open Subtitles قطعةُ اللحمِ المتحللة تلك هي ابنُ عَم الدوق كاتِم أسرار البابا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more