| Evet, biliyorum, ama senin için iyi bir iş çıkarmak istiyorum. | Open Subtitles | أجل، أنا أعلم ذلك، ولكنني أريد أن أقوم بعمل جيّد من أجلكَ. |
| Ben de Yeon Doo gibi iyi bir iş çıkarmak istiyorum, ama kendime güvenmiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أقوم بعمل جيد مثل (يون-دو)، لكنني لست واثقاً مما أقول |
| Ben hayatımın yarısını evli geçirdim. Altı aydır bekarım. Özgürlüğün tadını çıkarmak istiyorum. | Open Subtitles | أنا كنت متزوجة لأكثر من نصف حياتي و أنا مطلقة منذ ستة أشهر , و انا أريد الإستمتاع بحريتي من الزواج |
| Ziyaretinizle yaşattığınız bu mutlu anların tadını çıkarmak istiyorum. | Open Subtitles | ولكني أود الإستمتاع بالجلوس معك وزيارتك |
| Seni tekrar dışarı çıkarmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أصطحبك للخارج مرة أخرى |
| Yeni bir dondurma kepçesi aldım... ve onunla gözlerini çıkarmak istiyorum. | Open Subtitles | لتو أشتريت ألة تقطيع البطيخ و أريد أن أقتلع عيناك بها |
| Eminim harika biridir ama büyükanne hapiste ve onu oradan çıkarmak istiyorum. | Open Subtitles | إنظري ، أنا واثق بأنه عاطفيٌ حقاً ،لكن علي الذهاب إلى الجده في السجن أريد أن أخرجها من هناك حقاً |
| Bu Bilgisayar'ı kafamdan çıkarmak istiyorum. Bana yardım edecek misin etmeyecek misin? | Open Subtitles | أريد ان أخرج هذا التداخل من رأسي هل تريد ان تساعدني أو لا؟ |
| Şimdi günah çıkarmak istiyorum. | Open Subtitles | والآن أريد أن أقوم باعتراف |
| Kate'i hesaplaşmaya çıkarmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أقوم بتصفية (كيت). |
| Bu yemeğin tadını çıkarmak istiyorum, dedim. | Open Subtitles | قلت لأعجبني الإستمتاع بهذه الوجبة |
| Ve bu anların da tadını çıkarmak istiyorum. | Open Subtitles | وأريد الإستمتاع بهذه اللحظات أيضاً |
| Sizi yemeğe çıkarmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أصطحبك إلى طعام العشاء ؟ |
| -Seni yemeğe falan çıkarmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن... أصطحبك للخارج أو ما شابه |
| Ona güvenmiştim. Kalbini göğsünden çıkarmak istiyorum. | Open Subtitles | أثق به أريد أن أقتلع قلبه من صدره |
| Evet, bu çok fazla. Onu oradan çıkarmak istiyorum. | Open Subtitles | نعم، هذا كثير جداً أريد أن أخرجها من هناك |
| Yani, seni yarın dışarı çıkarmak istiyorum. | Open Subtitles | لذا أريد ان أخرج معكِ غداً |