| Sevgilisi değilim. Bir ara çıkmıştık ama yürümedi işte. | Open Subtitles | لست حبيبته، تواعدنا لبعض الوقت لكن علاقتنا لم تنجح |
| Ben tıp fakültesinde okurken sen ve ben birkaç ay çıkmıştık. | Open Subtitles | حينما كنت في الكلية الطبية تواعدنا أنا وأنت لشهرين. |
| Kısa bir süre çıkmıştık ama fazla Yahudi olduğumu söylemişti. - Ne? | Open Subtitles | تواعدنا من فترة وجيزة، لكنها قالت أني معتوه |
| Ginger'la bir kaç kez çıkmıştık. | Open Subtitles | . جينجر وأنا خرجنا عدة مرات وفى أحدى عطلات نهاية الإسبوع |
| Rüyamda ikimiz de dışarı çıkmıştık ve beraber bir bar işletiyorduk. | Open Subtitles | في الحلم انا وانت خرجنا من هنا وافتتحنا فترينه صغيره مع بعض |
| Aradan yıllar geçmiş olsa da seninle bir zamanlar çıkmıştık. | Open Subtitles | . بالرغم من أن هذا كان منذ سنوات أنتى وأنا نتواعد . |
| - Rollo tanıyordu onu. İki ay kadar önce çıkmıştık. | Open Subtitles | لقد تواعدنا قبل شهرين لقد كانت حقا فتاة جميلة |
| Evet, kısa kısa çıkmıştık. Birkaç ay önce bitti. | Open Subtitles | آجل تواعدنا لفترة وجيزة و أنهينا هذا منذ فترة |
| Sanırım ben gelemeyeceğim. Biz bir süre çıkmıştık. Beni görmek, ona çok zor gelecek. | Open Subtitles | لا أعتقد أن بوسعي حضور الحفلة، لقد تواعدنا لفترة، أعتقد أن رؤيتها ليّ سيكون قاسيًا عليها |
| Matilda ve ben üniversite, o Nick ile tanışana kadar çıkmıştık. | Open Subtitles | إنها خطيبة أخي حاليا ماتيلدا و أنا تواعدنا أيام الجامعة حتى قابلت نيك |
| Ayrıca önceden de çıkmıştık. O zaman da sayılır. | Open Subtitles | بالإضافه الى اننا تواعدنا من قبل وهذا الوقت يُحسب |
| Seninle çıkmıştık, bunun cevabını biliyorsun bence. | Open Subtitles | لقد تواعدنا أنا و أنتِ أعتقد أنكِ تعلمين أجابة هذا السؤال |
| Notu yazan kız oymuş. Birkaç yıl önce çıkmıştık. | Open Subtitles | إنها فتاة الملاحظة، لقد تواعدنا من بضع سنوات |
| Sadece yemek yemeye çıkmıştık, Harry. Sadece yarım saatliğine çıkmıştık. | Open Subtitles | فقط خرجنا لتناول العشاء فقط خرجنا نصف ساعة |
| Geri zekalı çocuğun ve onun ilaçları olmasaydı buradan çoktan çıkmıştık. | Open Subtitles | ما كانت هذه الأوهام ستستمر إن كنا خرجنا من هنا من البداية |
| Ertesi sabah hepimiz erkenden çıkmıştık. | Open Subtitles | لقد خرجنا جميعاً , ثلاثتنا , في ساعة مبكرة من صباح اليوم التالي |
| Ertesi sabah hepimiz erkenden çıkmıştık. | Open Subtitles | لقد خرجنا جميعاً , ثلاثتنا , في ساعة مبكرة من صباح اليوم التالي |
| Evde. Yiyecek bir şeyler almak için çıkmıştık. Öyle mi? | Open Subtitles | إنه في المنزل , لقد خرجنا لشراء شيئا لنأكله |
| Tarayle çıkmıştık | Open Subtitles | لقد كنا نتواعد أنا وتيرا في السابق |
| Evet, bir süreliğine çıkmıştık. | Open Subtitles | اجل ، كنّا نتواعد لمدّة في الثانوية اجل |
| Takı yapmak için malzeme almaya çıkmıştık ve bir şeyler yemeye karar verdik. | Open Subtitles | كنا خارجين نحضر بعض الأغراض لصناعة الإكسسوارات و قررنا أن نأكل شيئاً هنا |
| Geçen yıl çıkmıştık. Hadi ama. | Open Subtitles | لا لسنا كذلك ,لقد ذهبنا لجمع الحلوى العام الماضي |
| Yani, ara verdiğimizde birileriyle çıkmıştık. | Open Subtitles | أعني, لقد واعدنا أشخاصاً آخرين خلال انفصالنا |
| Fiilî tam çalışmayla savaştan çıkmıştık. | Open Subtitles | وخرجنا من الحرب ولدينا تشغيل إفتراضي كامل للعمالة |
| Eve döndüğümüzde, bütün gazetelere çıkmıştık. | Open Subtitles | عندما عدنا كنا نتصدر الأخبار بجميع الصحف |