| ve bazı bireyler vardı, benim bu işi başarmamı .... engellemeye çok çalışıyorlardı. | Open Subtitles | كان هناك بعض الأفراد الذين كانوا يحاولون بصعوبة أن يمنعوني من عمل وظيفتي |
| Biliyorum kaba olmaya çalışmıyorlardı; sadece kim oluğumuzu anlamaya ve bildikleri dünyayla ilişkilendirmeye çalışıyorlardı. | TED | أعرف أنهم لم يقصدوا ذلك وأنهم كانوا يحاولون فقط فهم من نحن ويربطون ذلك بعالمهم الذي عرفوه |
| İstihbarat servisimiz ve ordu başından beri çok yakından çalışıyorlardı. | Open Subtitles | مخابراتنا وخدمات الجيش يعملان وقتاً إضافياً على هذا |
| Memur bey, o ikisi bizimle birlikteydi. Kavgayı ayırmaya çalışıyorlardı. | Open Subtitles | إستمع إلى، يا حضرة الظابط، لقد كانا يحاولان إيقاف الشجار |
| Daha önce geçirdikleri ve kendileri dışında herkese uygulanan kamuyu aydınlatma kanununun, kendilerine uygulanmamasını sağlamaya çalışıyorlardı. | TED | قانون الشفافيه الذى قاموا بإقراره سابقا يكون ملزما لأي شخص سواهم .. حاولوا الإبقاء بحيث لا ينطبق عليهم. |
| Laboratuvarda çalışıyorlardı, ve işi okul ödevi olarak değil, yaşamlarının bir parçası olarak görüyorlardı. | TED | كانوا يعملون في المختبر، واعتبروا ذلك العمل ليس كعمل دراسي وانما كحياتهم. |
| Çektikleri bütün zorluklar bir yana, çocuklarına yardım etmeye çalışıyorlardı. | TED | رغم كل التحديات التي واجهوها، كانوا يحاولون مساعدة أطفالهم. |
| Bize karşı hareket ediyorlar ve bizi köleleştirmeye çalışıyorlardı. | Open Subtitles | لقد كانوا يحاولون فعل شىء ما لنا هو ببساطه محاولة أستعبادنا |
| Gerçekte, asıl teslim olduklarından üç ay öncesinden beri savaştan çıkmaya çalışıyorlardı. | Open Subtitles | بل أنهم فى الحقيقة كانوا يحاولون الخروج من ورطة الحرب قبل نهايتها بثلاثة أشهر |
| Belli ki O'Brian'ı dinlemeye çalışıyorlardı. | Open Subtitles | هذا أمر واضح بالتأكيد كانوا يحاولون التنصت على أوبرايان |
| Beraber çalışıyorlardı ve ayrıca ilişkileri vardı. | Open Subtitles | كانا يعملان معاً , وجمعتهما علاقة جانبية |
| Belki de çok para edecek bir projede birlikte çalışıyorlardı. | Open Subtitles | ربما كانا يعملان في مشروع معا، شيء كان يستحق الكثير من المال. |
| Büyükelçi Wong ve Başbakan protez gelişim çıkmazını engellemek adına bir anlaşma üzerinde çalışıyorlardı. | Open Subtitles | ريتشارد ورئيس الوزراء كانا يعملان على اتفاقيةٍ من .أجل تفادي نهاية تطوير الأطراف الصناعية |
| Hayatta kalmaya çalışıyorlardı sanırım. | Open Subtitles | أظن أنهما كانا يحاولان البقاء على قيد الحياة فحسب. |
| Operasyonlara gelir sağlamak için kara borsada satmaya çalışıyorlardı belki de. | Open Subtitles | ربما كانا يحاولان بيعها في السوق السوداء لتمويل عمليتهم. |
| Benim zamanımda da aynı saçmalıkları yaptırmaya çalışıyorlardı. | Open Subtitles | هذا نفس الهراء الذي حاولوا القيام به في زماني يا رجل |
| Çocuğu ele geçirmeye çalışıyorlardı. Eğer saklanmamış olsaydı, onu da öldürürlerdi. | Open Subtitles | لقد حاولوا اخذ الطفل لكنه اختبئ قبل ان يأخذوه |
| Zift tavandan geliyor." Gerçekten zor şartlar altında çalışıyorlardı. | TED | القطران من السقف فقد كانوا يعملون فعلا تحت ظروف قاسية |
| Ve yerel kazı çalışanları bana bir eş bulmaya çalışıyorlardı. | Open Subtitles | ثم عاملوا التنقيب المحليين يحاولوا ان يجدوا لى زوجة |
| Muhtemelen yaralı olan adam için bandaj almaya çalışıyorlardı. | Open Subtitles | كانوا يُحاولون شراء ضمّادات، الأغلب أنّها لرجلهم المجروح. |
| Baban and Harlan aynı hukuk firmasında çalışıyorlardı. | Open Subtitles | اباك و هارلين عملا في نفس مؤسسة المحاماة |
| Bu arada marangozcular ezilmiş parçaları tamir etmek için arı gibi çalışıyorlardı. | Open Subtitles | بينما النجارين المحنكين عملوا بلا كلل ليصلحوا الجدار المكسور |
| 7 Eylül saat 02:00'da, Andrews'te havaalanı personeli olarak çalışıyorlardı. | Open Subtitles | كانا يعملا بالطاقم الأرضي لـ(أندروز) في الثانية صباحاً السابع من سبتمبر |
| Annemle babam, gelmeden önce geçmişimle ilgili bir şey söylemeye çalışıyorlardı. | Open Subtitles | ابى وامى حاولو اخبارى شيئا قبل انا اغادر عن ماضيى |
| Onu ailesine düşkün biri gibi göstermeye çalışıyorlardı. | Open Subtitles | إنهم يحاولون جعله يبدوا رجل العائلة لم يكن هكذا ماذا كان ؟ |
| Bu bizim gelecek için korumak için çalışıyorlardı budur. Hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هذا ما كنا نحاول أن نبقيه من أجل مستقبلنا ، أتذكرين ؟ |
| 1950'lerde insanlar süper sıvı helyum'un nasıl çalıştığını anlamaya çalışıyorlardı. Bir teori vardı. | TED | في عام 1950 كان العلماء يحاولون اكتشاف ماهية ميوعة الهيليوم القسوى وكان هناك نظرية |
| Bunca zamandır bizi bir yere ulaştırmaya çalışıyorlardı. | Open Subtitles | هذا غداً انهم يحاولون طوال الوقت قيادتنا لشيء يقومون ببنائه |