"çalışmak zorundasın" - Translation from Turkish to Arabic

• عليك العمل
• يجب أن تعمل
• يجب أن تعملي

Çünkü onunla sen çalışmak zorundasın ve yavaş yavaş gitsen iyi olur.
حسناً, لان عليك العمل معها وهذا الصوت يبدو ان يجب عليك الذهاب

Nasıl olduğunu biliyorsun. Böyle bir işte saçma saatlerde çalışmak zorundasın.
أنت تعرفين كيف تسير الامور عليك العمل لساعات سخيفة في هذه الوظيفة

♪ ne ekerse onu biçersin o yüzden üzülme™ª ♪ sana verilen adamla çalışmak zorundasın™ª işte böyle.
،تحصل على مالديك * * لذا لا تغضب عليك العمل * * مع الرجل الذي لديك

Para kazanmak için çalışmak zorundasın. Burada öğrenebilirsin.
يجب أن تعمل لتحصل على النقود أنت يمكن أن تتعلم هذا هنا

Basit biri değil, onunla dövüşmek için çok çalışmak zorundasın.
أنه ليس سهلا, لذلك يجب أن تعمل بجهد أكبر هل فهمت ما أقصد؟

Bundan böyle odan ve yemeğin için çalışmak zorundasın.
من الآن فصاعدا، أنت يجب أن تعملي هنا مقابل غرفتك وطعامك.

- Üzgünüm. - Burada kalabilirsin ama çalışmak zorundasın.
ـ آسف ـ يمكنك أن تبقى هنا لكن يجب أن تعملي

Sana verilen adamla çalışmak zorundasın.
عليك العمل .مع الرجل الذي لديك

Hala orada çalışmak zorundasın.
المحطه النوويه يجب عليك العمل هناك

Denise, sen siyahi bir kadınsın, o yüzden üç katı daha fazla çalışmak zorundasın.
ويا "دنيس"، أنت امرأة سوداء، لذلك سيكون عليك العمل بجهد أكثر بـ3 مرات.

Lütfen, çalışmak zorundasın.
رجاءً، عليك العمل

Ama Zoom ve Doktor Light'ı durdurmak için benimle çalışmak zorundasın.
ولكن عليك العمل معي لوقف (زووم) و(دكتورة لايت)

Ama çalışmak zorundasın.
لكن عليك العمل

Onun için mi çalışmak zorundasın?
أخَسِرتَ؟ يجب أن تعمل من أجلهِ؟

Dublörle çalışmak zorundasın.
يجب أن تعملي بمواقف إضافية