| Stajyer olduğumuz zamanlar gibi ameliyatlar çalardık, hile yapardık. | Open Subtitles | إنه كالأيام التي كنّا فيها متدربين... نسرق الجراحات، نتنافس بقذارة. |
| Eskiden bunları çalardık. | Open Subtitles | لقد كنا نسرق كافة هذه الأشياء. |
| Yani biz herkesten çalardık. | Open Subtitles | أقصد، أننا نسرق من كافة أطياف البشر. |
| Müzik çalardık ve askerler için komiklikler yapardık, onları güldürürdük. | Open Subtitles | نعزف الموسيقى ونكون أشخاصا مضحكين لتسلية العسكر |
| Bizi kabul eden bütün küçük kulüplerde çalardık. | Open Subtitles | كنا نعزف بكل نادي لعين يسمح باستضافتنا |
| Konuşur, şakalaşır ve beraber oda müziği çalardık. | Open Subtitles | تكلمنا و مزحنا و عزفت الموسيقى |
| Klâsikleri okurduk. Müzik enstrümanları çalardık. | Open Subtitles | كنّا نقرأ الكتب القديمة ونعزف آلات الموسيقى. |
| Birlikte elma çalardık. | Open Subtitles | كنا نسرق التفاح سوية |
| Aslında Mark'la birlikte her türlü şeyi çalardık. | Open Subtitles | أنا و(مارك) كنّا نسرق كل شيء في الواقع. |
| Malzeme çalardık. | Open Subtitles | نسرق المؤن |
| Beraber piyano çalardık, dört elle. | Open Subtitles | كنا نعزف البيانو معاً بأربع أيدي |
| Danny'yle birlikte sürekli çalardık. | Open Subtitles | أنا و(داني) كنا نعزف عليه طوال الوقت. |
| Ve The Swan'ı çalardık... | Open Subtitles | و كُنا نعزف "البجع" |
| Bazen de Pat Benatar'la çalardık, ama sadece paraya ihtiyacım olduğunda. | Open Subtitles | (عزفت مع (بات بيناتار لكن كان هذا فقط عندما احتجت للأموال |
| Birkaç yıl önce grubumla burda çalardık. | Open Subtitles | لقد عزفت هنا مع الفرقه منذ بضعة اعوام |
| Herkes enstrümanını getirir, tüm gece çalardık. | Open Subtitles | وكان الجميع يحضر آلاته الموسيقية ونعزف طوال الليل |