| Tren istasyondan kalktı. Kedi, çantadan çıktı. | TED | القطار غادر المحطة. خرجت القطة من الحقيبة. |
| Galiba bir şeyle beraber çantadan düşürdüm. | Open Subtitles | لابد و انه سقط عندما أخرجت شيئا من الحقيبة على ما اظن |
| Sanırım çantadan kurtulup, parayı saklamayı düşündü ve polis katilim almış olduğunu düşünecekti. | Open Subtitles | اعتقد انه فكّر انه يمكنه ان يتخلص من الحقيبة ويُخفى الأموال وان البوليس سيعتقد ان القاتل قد أخذها |
| çantadan birkaç papel ödünç alacağız... ve kalacak yer bulacağız. | Open Subtitles | حسنا اليك الخطة. شوف نستعير بعض النقود من الحقيبة |
| Evet millet, Kris Kringle çantadan çıktı ve... ve Noeli dünyadaki tüm ilgili çocuklara ulaştırdı. | Open Subtitles | نعم الهدايا الحقيقه خرجت من الحقيبه وعيد الميلاد وصل إلى الأطفالِ المتحمّسينِ له في جميع أنحاء العالم. |
| Bacaktaki misinayı raketlerdekiyle ve çantadan çıkanla karşılaştırdım. | Open Subtitles | الخيوط من السابق إلى المضارب إلى الحقيبة |
| Taşıdığın çantadan ya da içindeki paradan daha değerlisin. | Open Subtitles | انت اكبر من الحقيبة التي تحملين او المال الذي فيها |
| - Kesinlikle. - çantadan bir haber yok, ha? | Open Subtitles | تماما لم تتوصلي الي شي عن الحقيبة, أليس كذلك؟ |
| çantadan 5'lik demir sopayı alıp... | Open Subtitles | لو سمحت أخذ مضرب الغولف من الحقيبة هنا وبعدها |
| Çıkartmaya gerek yok. O piçleri çantadan beri vururum. | Open Subtitles | لن أقوم بإخراجه، سوف أُطلق عليهم النار خلال الحقيبة |
| Bu malzemeler çantadan çıkıyor mu yoksa giriyor mu? | Open Subtitles | هل هذه الأشيا ستدخل إلى الحقيبة أم خرجت منها ؟ |
| Aslında hayır, ama tanığınız siyah bir çantadan söz etmişti. | Open Subtitles | إنها لا تشير حقاً، ماعدا ما قاله شاهدك بشأن الحقيبة السوداء |
| Naylon bir çantadan daha sefil olan çantan beni aşağılamaya yetmedi mi? | Open Subtitles | ألا تكفي الحقيبة البالية و التي أسوء من الكيس لإهانتي؟ |
| Moruk şu çantadan şeyi versene-- | Open Subtitles | أنت , صديقى , أحضر لى شيئا من هذه الحقيبة |
| çantadan ne kadar çıktı? | Open Subtitles | ماهو المجموع النهائي للنقود في الحقيبة ؟ |
| Hey, Uçakta bulduğumuz spor çantadan | Open Subtitles | إستمعي ، هل حصلنا على اي شئ من تلكَ الحقيبة |
| Sanırım şimdi çantadan kedi çıkacak, ha, Lena? | Open Subtitles | اعتقد ان القط للخروج من الحقيبة الآن , هاه , لينا ؟ |
| Paraları çantadan çok intizamlı şekilde çıkarıp daha sonra karının Slav amcığına sokmanı istiyorum, anladın mı? | Open Subtitles | وعندما تنهيها كلها وترتب الحقيبة بشكلٍ لائق أريدك أن تأخذها وتحشرها |
| Eğer çantadan bahsedersem geri kalanlar da onunla birlikte gelir. | Open Subtitles | واذا احضرت الحقيبة عندئذ كل شيئ اخر سوف يخرج |
| Tasdik etmek için silahı çantadan ayırmalıyız. | Open Subtitles | يجبُ أن نخرج السلاح من الحقيبة من أجل أن نتحقق من ماهيّته. |
| Evet millet, Kris Kringle çantadan çıktı ve... ve Noeli dünyadaki tüm ilgili çocuklara ulaştırdı. | Open Subtitles | نعم الهدايا الحقيقه خرجت من الحقيبه وعيد الميلاد وصل إلى الأطفالِ المتحمّسينِ له في جميع أنحاء العالم. |