| İnsanlara çarşafın altında gerçekten ne olduğunu göstermek istiyorum. | Open Subtitles | انا اريد شيئا يري الناس حقيقة ما يجري تحت الملاءات |
| Peki, ayakların, ama bir de çarşafın yastığın, havluların, TV'in, elektrikli diş fırçan. | Open Subtitles | حسنا ،هي قدماك لكنها أيضا الملاءات, الوسادات ،الفوط،التلفاز وفرشاة الأسنان الكهربائية |
| - Evet. Bu çarşafın her şeyi ve evrendeki enerjisi simgelediğini düşün, tamam mı? | Open Subtitles | نعم، فلنقل أن هذه الملاءة تمثل كل المواد و الطاقة في العالم، حسناً؟ |
| Onu çarşafın altından bana bakarken yakaladım. | Open Subtitles | لقد امسكت به وهو يرفع الملاءة وينظر الى |
| Çocukluk gecelerinde bir fenerle çarşafın altından tavanda dans eden gölgeler yapmak, uykudan içi geçerken küçük kuzuları saymak. | Open Subtitles | ليالي الشباب، تحت الأغطية بمصباح كاشف تصنعون ظلالاً على السقف تحسبون الحملان الصغيرة بينما تغطون في النوم |
| Tamam, ama geri döndüğünde bu çarşafın altına girip anne ayıyla ilgileneceksin. | Open Subtitles | حسناً,لكن عندما تعود انت ستنزل زحفاً أسفل هذه الشراشف وتعتني بأم الدب |
| Bakın, nasıl lime lime olmuş. Bu çarşafın yarısını yuvalarına... | Open Subtitles | لا بدّ وأنّ نصف هذا الشرشف يبطّن أوكارها |
| Bunu kocasına söyle, şuradaki çarşafın altında da o yatıyor. | Open Subtitles | قل ذلك لزوجها إنه تحت ملاءة هناك |
| Peki, ayakların, ama bir de çarşafın yastığın, havluların, TV'in, elektrikli diş fırçan. | Open Subtitles | حسنا ،هي قدماك لكنها أيضا الملاءات, الوسادات ،الفوط،التلفاز وفرشاة الأسنان الكهربائية |
| Hazır olunca, çarşafın üstüne yüzükoyun yatabilirsin. Olur. | Open Subtitles | يمكنكِ أن ترقدي بين الملاءات ووجهكِ للأسفل حينما تكوني مستعدة |
| Yıkayıp ipe astığım birkaç çarşafın üzerinde bir otelin ismi vardı. | Open Subtitles | غسلت بعض الملاءات وقمت بتعليقها على الحبل كان عليها اسم فندق ما |
| - Sana saygımızdan, çarşafın altına girmedik. | Open Subtitles | لم نفعلها تحت الملاءة من داعي الإحترام. |
| O çarşafın için tahtakurusuyla dolu. | Open Subtitles | هذه الملاءة مكسوة بالعث |
| Ama iki oğlanın çarşafın altında birbirine yaklaşması doğal bir şey. | Open Subtitles | لكنه شيء طبيعي يجري بين فتيين تحت الأغطية |
| Ama iki oğlanın çarşafın altında birbirine yaklaşması doğal bir şey. | Open Subtitles | لكنه شيء طبيعي يجري بين فتيين تحت الأغطية |
| Uykusunda bir o yana, bir bu yana döndüğünü üzerindeki çarşafın kaydığını, su içmek için uyandığını ve aynada kendine bakıp üzerindeki geceliği çıkardığını ve beni düşünerek yatağa girdiğini düşledim. | Open Subtitles | أتخيلها.. الأنتتقلب وترمي عنها الشراشف تنهضلتحضرقدحمنالماء تنظر في المرآة |
| çarşafın üzerine boşalmış. | Open Subtitles | هناك لطخات مجيئة في جميع أنحاء الشراشف |
| Bazen çarşafın arasında turşu parçaları buluyorum. | Open Subtitles | أحياناً أجد قطع المخلل في الشرشف |
| Bunu kocasına söyle, şuradaki çarşafın altında da o yatıyor. | Open Subtitles | قل ذلك لزوجها إنه تحت ملاءة هناك |