| Tavan çok yüksek, koridor çok dar, merdivenin yerleşimi çok saçma. | Open Subtitles | السقف عالي جدا الممرات ضيقة جدا مكان الدرج لا فائدة منه |
| çok dar hijyenist forması vardı duş başlığını kullanmamı- | Open Subtitles | كان هناك زي عاملة نظافة ضيق للغاية مع اقتراح بإستعمال رشاشة المياه |
| Pardon, pardon. Bu kapı çok dar. | Open Subtitles | آسفة, آسفة و الان هذا الباب ضيق جدا |
| çok dar. Her gün biraz daha sıkacağız onu. | Open Subtitles | ضيّق جداً هَنَشْدُّه و ندبقة يوميا |
| Efendim, kanal manevra yapmak için çok dar. | Open Subtitles | سيدي، تلك القناة ضيّقة جدا .لأن تستدير فيها |
| Yatakları ise odalarımız çok dar olduğu için geri gönderdik. | Open Subtitles | اما بلنسبه للاسره لان الباب كان صغير جدا لذلك اعدناهم |
| Şu taraftan! Burası çok dar, geçemez! | Open Subtitles | من هنا.هذا الطريق ضيقا جدا عليه ولا يستطسع المجيء |
| Baban kurutucu, pantolonlarımı çok dar yapıyor, diyor. | Open Subtitles | والدك يقول بأن النشافة تجعل سراويله ضيقة جداً! |
| Bu insanların çok dar bir ulusal güvenlik anlayışına sahip olduklarını kanıtlamak istiyorum. | TED | بإمكاني أن أناقش أن لديهم نوع من الفهم الضيق للأمن القومي. |
| Tavan çok yüksek, koridor çok dar, merdivenin yerleşimi çok saçma. | Open Subtitles | السقف عالي جدا الممرات ضيقة جدا مكان الدرج لا فائدة منه |
| Sokamıyorum. Nefes borusu çok dar. | Open Subtitles | لا أستطيع ان أدخله قصبته الهوائية ضيقة جدا |
| Bunu söyleyeceğimi hiç düşünmezdim ama, pantalonum çok dar. | Open Subtitles | لم اعتقد ابدا أني سوف أقول هذا، ولكن سروالي ضيقة جدا. |
| Ayrıca, yatağım çok dar. | Open Subtitles | هذا إلى جانب أن سريري ضيق للغاية |
| Kımıldayamıyorum. çok dar! | Open Subtitles | لا أستطيع التحرك، انه ضيق للغاية |
| Bu çok dar. Pantolon çok dar. | Open Subtitles | انه ضيق جداً ضيق للغاية |
| Havalandırma sistemi çok dar, oradan kimseyi içeri sokamam. | Open Subtitles | نظام التهوية ضيق جدا ، منذ لا يمكن لأحد الدخول أو الخروج ، |
| Savaşmak için çok dar. | Open Subtitles | -ان ضيق جدا للقتال فى مكان مفتوح |
| . Kanyon, güney kesiminde, çok dar çünkü. | Open Subtitles | لأن الجزء الجنوبي من الوادي ضيّق جداً |
| Bu kelepçeler çok dar, sizi sefil iyiler sizi! | Open Subtitles | هذه القيود ضيّقة جدا... أنتم يافاعلي الخير ، المستبدّون البائسين، أنتم. |
| Burası çok dar. Ben girerim. | Open Subtitles | هذا الانفتاح هو صغير جدا. |
| - Korse çok dar.Durmalıyım. - Ne korsesi? | Open Subtitles | - هذا الصديري ضيقا جدا ,علي التوقف |
| Ayrıca yakından bakacak olursanız alnının çok dar olduğunu görürsünüz. | Open Subtitles | إذا نظرت إليه عن قرب، جبهته ضيقة جداً |
| Oradan geçmenin tek yolu, çok dar bir koridor. | Open Subtitles | الطريق الوحيد له عبر ذلك المدخل الطويل الضيق |
| - Ne oldu? Sanırım kostümü çok dar. | Open Subtitles | أعتقد بدلته كانت ضيقة جدا |
| Bacaya bir adamın sığması imkansız. çok dar. | Open Subtitles | مستحيل أن يدخل رجل إلى المدخنة انها ضيقة للغاية |
| Farkında mısın, bu çok dar. | Open Subtitles | حسناً, أتعلمين... إن هذه الطريقة ضيّقة للغاية. |
| çok dar olmuş, nefes alamıyorum. | Open Subtitles | إنه ضيق للغاية، لا أستطيع التنفس بسهولة. |
| - çok dar, elim sığmıyor. - Tamam hallederim. | Open Subtitles | إنها ضيقة لا أستطيع الوصول إليها |
| Evet, çok dar olmuş. | Open Subtitles | نعم , إنّه ضيّق جدا |