| Kristalin içindeki küçük çatlağa çok dikkatlice bak. | Open Subtitles | الآن ، أنظرى بعناية فائقة للعيب الصغير في صميمه |
| Bu çok dikkatlice seçilmiş bir ifade ve teknik olarak da doğru. | Open Subtitles | أتعلم إنّكَ تنتقي ألفاظكَ بعناية فائقة وبتعبيراتحقيقية،أقصد.. |
| Şunu çok dikkatlice taşıyıp, Lord Risley'e verin. | Open Subtitles | خذ هذه بعناية شديدة واعطها الى اللورد رايسلي |
| Şimdi sana söyleyeceklerimi çok dikkatlice dinlemelisin. | Open Subtitles | يجب ان تستمع بعناية شديدة الى ما سأقوله لك |
| Betts yaralarını çok dikkatlice açtığı için, annesi ölmedi. | Open Subtitles | امه حية, بسبب ان بيتس ربط لها جروحها بحذر شديد. |
| Ceketini çıkarttıktan sonra çok dikkatlice katlardı. Ütüsü bozulsun istemez gibiydi. | Open Subtitles | كان يخلع سترته ويطويها بعناية كأنه لم يرغب أن تتجعّد |
| 7 anahtar sunucu, çok dikkatlice oluşturulmuş 7 kimliği dikkate almaması için. | Open Subtitles | سبعة خوادم تم برمجتها لإجباره على تجاهل سبع هويات جديدة مصنوعة بحرص شديد |
| Çünkü mazeretinizi çok dikkatlice planlamıştınız. | Open Subtitles | لأنك خططت لحجة الغياب بعناية فائقة |
| Bu yayını çok dikkatlice incelemenizi istiyorum. | Open Subtitles | سأطلب منكم أن تراجعوا ...هذه المادة بعناية فائقة جداً |
| Şimdi çok, çok dikkatlice çıkart. | Open Subtitles | حسناً، اسحبيها الآن بعناية فائقة |
| Beni çok dikkatlice dinle. | Open Subtitles | أستمع لي. بعناية فائقة. |
| çok dikkatlice planlanmış bir oyun. | Open Subtitles | إنها مصنوعة بعناية فائقة |
| çok dikkatlice. | Open Subtitles | بعناية فائقة |
| - Evet, "Liderim". - O zaman beni çok dikkatlice dinle. | Open Subtitles | نعم فيورري - إذن إستمع إلىّ بعناية شديدة - |
| Şimdi beni dinle. Bunu çok dikkatlice planlamalıyız. | Open Subtitles | أصغِ إليّ الآن، علينا التخطيط لهذا، وعلينا التخطيط له بحذر شديد |
| Bu rüyayı ne zaman gördüğünü çok dikkatlice düşünmeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تفكر بحذر شديد عندما حلمت بذاك الحلم، |
| çok dikkatlice yaklaşın. | Open Subtitles | تقدموا بحذر شديد |
| Ceketini çıkarttıktan sonra çok dikkatlice katlardı. Ütüsü bozulsun istemez gibiydi. | Open Subtitles | كان يخلع سترته ويطويها بعناية كأنه لم يرغب أن تتجعّد |
| Sen beni iyileştirdikten sonra çok dikkatlice dinliyordum. | Open Subtitles | بعدما قمتِ بالتصحيح لي ، كنت أسمع بحرص شديد |