| Her evlilikte iniş ve çıkışlar olur. Bu çok normal. | Open Subtitles | إنه من الطبيعي للزيجات أن تمر بالتقلبات صعوداً و نزولاً |
| Bak, endişelenecek bir şey yok ilk başlarda bunlar çok normal şeylerdir. | Open Subtitles | حسنٌ، إنظري، لا يوجد شئ يستحق القلق حياله أمر طبيعي جداً للثلاثة أشهر الأولى |
| Bu çok normal. Rahatla. Bırak anılar gelsin. | Open Subtitles | هذا طبيعي بالكامل استرخِ و حسب، دع الذكريات تعود |
| Şu an çok normal bir şey konuştuğumuzu görmüyor musun? | Open Subtitles | ألا ترى أننا في وسط شيء طبيعي جدا هنا ؟ |
| Kolay yolu seçmesi de çok normal. | Open Subtitles | لكن هذا أمر طبيعي صادر من فتاة تأخذ الطريق السهل للقيام بالأمور |
| Bu çok normal geliyor. | Open Subtitles | هذا يبدو طبيعياً جداً. |
| Travma yaşaman çok normal. Utanılacak bir şey yok bu konuda. | Open Subtitles | من الطبيعي الشعور بالصدمة، وهو شيء لا يجب أن تخجل منه |
| Her rengi deniyorlar. Mukayese çok normal... | Open Subtitles | إنهم يجربون على كل لون من الطبيعي القيام بالمقارنة |
| Bilemiyorum o, aileden. Onlar birlikteyken çok normal gözüküyordu. | Open Subtitles | لا أعلم, إنه من العائلة بدا من الطبيعي ان يكونوا معاً |
| Hayır, üzücü olan şey şu ki, esrar laboratuarlarının patlaması çok normal. | Open Subtitles | لا, الشيء المحزن هو ان حوادث مختبرات "الميثان" شيء طبيعي جداً |
| Diğerleri için çok normal iken? | Open Subtitles | بينما للآخرون الأمر طبيعي جداً |
| Bu çok normal. | Open Subtitles | انه وضع طبيعي جداً |
| Bu çok normal. Sana bir ilaç veririm. | Open Subtitles | نعم , هذا طبيعي و سأحضر دواءاً ليخفف منه |
| Sanırım durup, durumunu değerlendirmesi gereken noktaya geldi. çok normal. | Open Subtitles | أعتقد أنه وصل للنقطة حيث يجب عليه أن يتوقف ويقيم أموره، هذا طبيعي |
| Büyük anne A.B.D.'den hoşlanmıyor_BAR_ve bu çok normal. | Open Subtitles | جدتي لا تحب أمريكا وهذا أمر طبيعي جدا |
| Tatlım çocukların cadılar bayramını hem sevip hem de ondan korkmaları çok normal. | Open Subtitles | يا عزيزتي، تعرفين أنه أمر طبيعي تماما ً للأطفال الصغار أن تحب وتخاف الهالوين في نفس الوقت |
| Evet, burası çok normal gözüküyor. | Open Subtitles | أجل، يبدو طبيعياً جداً. |
| Çok yavaşsın, için rahat çünkü biliyorsun ki korkman çok normal | Open Subtitles | # وتتسللين بهدوء # # أنتى فى أمان لأنك تعرفين # # أنه لا بأس من أن تخافى # |
| Östaki borum tıkalı. Böyle tepki vermesi çok normal. | Open Subtitles | لديّ انسداد في القناة السّمعيّة، وهو ردّ فعل طبيعي تماماً |
| Bu günümüz çatışmalarında çok normal bir durum. Çünkü onları savaşa alet etmek çok kolay. | TED | وهذا عادي جداً الآن، للصراع في العصر الحديث. لأنه كان من السهل إستدراجهم للحروب. |
| Kendimi bu kadar kırılgan hissederken... şüphelenmem ve kabahati onlarda aramam çok normal. | Open Subtitles | ومع شعوري بالضعف، فمن الطبيعي أن تساورني الشكوك وأن أبحث عن عيوب فيهما |
| Takma kafana, sen daha gelişiyorsun, bu çok normal. | Open Subtitles | لا تقلقي بهذا الشأن. إن نموّك متأخّر. إنه أمرٌ طبيعي. |
| Bu çok normal. Bu... | Open Subtitles | .. يا إلهي بالطبع هذا |
| Aslına bakarsan çok normal. | Open Subtitles | هذا عادي إلى حد ما في الحقيقة |
| Babandan hıncını almak istemen çok normal. | Open Subtitles | لمن الطبيعي الرغبة في الانتقام من أبيك، |
| Bu çok normal. | Open Subtitles | بالطبع شئ عادي تماما |