| Şundan bir kurtulayım da. çok rahatsız edici. | Open Subtitles | علي فقط أن أتخلص من هذا الشيء إنه غير مريح بالفعل |
| İş arkadaşlarımdan özür dileyerek, evet demek zorundayım patron gördün ve bu çok rahatsız edici. | Open Subtitles | بدافع الإحترام لزملاء عملي علي أن أقول أجل أنك رأيت بالفعل, و هذا مزعج للغايه |
| Bu Amerikalılar için çok rahatsız edici bir durum. | Open Subtitles | الأمر مزعج جدا لكل الأمريكيين معرفتهم بأن |
| Sanırım bunu çok rahatsız edici bulacaksınız. | Open Subtitles | وأعتقد أنك سوف تجد أنها مثيرة للقلق للغاية |
| Bu çok ama çok rahatsız edici! | Open Subtitles | ومن جدا، مقلق جدا. |
| Bu çok büyük bir başarı ama aynı zamanda çok rahatsız edici. | Open Subtitles | إنه ملحوظ جداً، لكن في نفس الوقت هو مزعج جداً |
| Bunun anlamı senin çok rahatsız edici bir tavrın olduğu,ama senin sadece küçük bir çocuk olmandan dolayı,... | Open Subtitles | هذا يعني, أنك تتخذين موقفاً مزعجاً لكنني مستعد أن أغفر لك لأنك مجرد طفلة صغيرة |
| Fiziksel olarak çok rahatsız edici bir şey. | Open Subtitles | هذا الأمر جسدياً ، غير مريح للغاية أوتعلمين |
| İkisi de çok rahatsız edici bu arada ama ne için? | Open Subtitles | وكلاهما غير مريح على الإطلاق ومن أجل ماذا؟ |
| Biyolojik içgüdülerin tam aksine davranan bir kadın. Stephie ve Frank' ın durumu çok rahatsız edici | Open Subtitles | شخص يقف تماما ضد الغرائز البيولوجية لها هذا الذي يحدث ستيفي وفرانك الوضع غير مريح |
| Parmağını bana doğrultup durma. çok rahatsız edici. | Open Subtitles | توقف عن توجيه اصبعك الي، هذا مزعج للغاية |
| çok rahatsız edici bir şey. | Open Subtitles | إنه لا يتوقف عن الإبتسام، هذا مزعج |
| Eskiden buranın üyesiydi fakat çok rahatsız edici bir adamdı. | Open Subtitles | نعم , حسنا هو كان عضوا هنا , لكنه كان مزعج جدا |
| Lütfen kulaklıkla oynayıp durma. çok rahatsız edici. | Open Subtitles | توقف رجاءاً عن العبث بسماعة الأذن، فذلك مزعج جدا. |
| Bence çok, ama çok rahatsız edici. | Open Subtitles | إنها حقيقة مثيرة للقلق للغاية |
| - Bugün çok rahatsız edici bir telefon aldım. | Open Subtitles | -لقد تلقيت اتصال مقلق جدا اليوم |
| İşte bu yüzden çok rahatsız edici trajik ve kafa karıştırıcı bir hikaye. | Open Subtitles | في جزء آخر من هذه العملية المعقدة لذلك, فأن الموضوع كان مزعج جداً مأساوي ومربك بعض الشيء |
| Eminim, sürekli telefonda olmam, çok rahatsız edici bir şeydi. | Open Subtitles | و أنا متأكدة أنه كان مزعجاً ردي على المكالمات الهاتفية طوال الوقت |
| Bu çok rahatsız edici. | Open Subtitles | هذا شىء مُقلق جداً .... |
| - Sağlık Servisi'nden çok rahatsız edici bir telefon aldım. | Open Subtitles | -لقد وصلتنى للتو مكالمة هاتفية مقلقة من الخدمات الصحية |
| Bu çok rahatsız edici. | Open Subtitles | هذا مثير للقلق بشكل خارق |
| Yabancı birinin ilk adımı kullandığını duymak çok rahatsız edici. | Open Subtitles | هذا يبدو غير مُريح على الإطلاق لسماع شخص غريب ينُاديني باسمي الشخصي |
| İnsan ilişkilerini, çıkar ilişkisi olarak düşünürsek bu bize çok rahatsız edici gelecektir. | TED | وعندما نفكر بالعلاقات البشرية في طريقة المعاملات في الاساس غير مريحة لنا كـبشر |