| Kardeşin kariyerini aldı, sen de ondan öç almak istedin. | Open Subtitles | أقصد أن أختك أخذت مهنتك و أنت أردت الانتقام منها |
| Açıkça içimizdeki hayvani dürtüleri mi kaybettik? öç alma, şiddet dolu hareketlerimiz, ve saf öfke gibi hislerimizi mi yitirdik? | TED | هل فقدنا دوافع العنف الموجودة فينا ؟ ودوافع الانتقام او الطقوس الدموية ؟ او الغضب الشديد ؟ |
| Cehennem Tanrıçaları öç tanrıçalarıdır! Gözyaşları kanlıdır, ve saçlarında yılan vardır. | Open Subtitles | الفيوريس آلهة الإنتقام دموعهم من الدماء ولديهم ثعابين بدلاً من الشعر |
| Çoğu ordudan olan aşırı görüştekiler... öç almak için onu öldürmeye yemin etti. | Open Subtitles | المتطرفون، وهم في الغالب من الجيش أقسموا على الإنتقام بقتله |
| Ne kadar kötü oynarsa oynasın, Whitey, onu benden öç almak için kullanıyor. | Open Subtitles | لايهم مدي السوء الذي يلعب به , ويتي يستخدمه فقط من أجل أن ينتقم مني |
| Elinizde, öç almaya çalışan yapay zekâlı maket uçaklar ordusu var. | Open Subtitles | الآن لديكم جيش من الطائرات الآلية الصناعية الذكية تبحث عن الثأر. |
| Yıllardır kendini heba edip duruyorsun... sonra da tüm sorumluluğu bana yüklüyorsun, öç mü almak istiyorsun? | Open Subtitles | أفسدتَ نفسك كل هذه السنين والآن تريد أن تلومني وأن تنتقم حسنا |
| öç alma uğraşınız yüzünden geleceğinize sırt çeviriyor geçmişinizin içinizi kemirmesine izin veriyorsunuz. | Open Subtitles | هذه دراسة على الانتقام وتحويل ظهرك للمستقبل وتجعلين الماضى ياكل فى قلبك |
| Billy öç almak istiyor. Bay Chisum'sa adalet istiyor. | Open Subtitles | بيلي يريد الانتقام ، اما شيزوم فيريد العدالة |
| Oliver, babam derdi ki bir adam bir kadını severken ya da ondan öç alırken, asla onun üstesinden gelemez. | Open Subtitles | اسمع اوليفر , أبي اعتاد القول أن الرجل لايمكنه التغلب على امرأه عندما يكون الانتقام أو الحب دخيلا |
| Daha da kötüsü, Nicky'nin ekibi bir gece kafayı bulup... öç almak için polislerin evlerini kurşunladı. | Open Subtitles | ازداد الوضع سوءاً ,قرر رجال نيكي الانتقام ,و تعاطوا المخدرات ذات ليلة و بدأوا باطلاق النار على منازل رجال الشرطة |
| Artı, öç almayı en az senin kadar istiyorum. | Open Subtitles | إضافة إلى أنني أريد الانتقام من والدي بقدر ما تريدون ذلك |
| Adım intikam. öç krallığından geliyorum. Yanımda da tecavüzcü ve katil var. | Open Subtitles | فأنا إلهة الانتقام وقد أرسلتني مملكة الجحيم بصحبة المغتصب والقاتل |
| Eminim öç ne demek biliyorsundur, değil mi? | Open Subtitles | أنا متأكد بأنك تعلم ماذا يعنى الإنتقام ، أليس كذلك ؟ |
| Eminim öç almanın ne demek olduğunu biliyorsundur. | Open Subtitles | أنا متأكد بأنك تعلم ماذا يعنى الإنتقام ، أليس كذلك ؟ |
| Deniz Kuvvetleri, başçavuşun bölüğünün Irak'tan dönüp öç almasından korkuyor. | Open Subtitles | الفيلق البحري قلق, رفقته عائدين من العراق و يبحثون عن الإنتقام |
| Kızgın ve benden öç almaya çalışıyor. Konu benim. | Open Subtitles | هو غاضب ويحاول الإنتقام مني، الأمر كله عني |
| Ne yaparsan yap, ama lütfen öç almayı seçme. | Open Subtitles | و لكن عندما تفعلي, أرجوكِ لا تختاري الإنتقام |
| Birini kaybeden herkes öç almak ister, eğer başka hiç kimseyi bulamazlarsa. | Open Subtitles | كل شخص يفقد شخص ما يريد أن ينتقم, يلجأ إلى الله إذا لم يجد مبتغاه |
| - öç alma fikriyle silahı aldın. - Silahı ben almadım. | Open Subtitles | اخذت المسدس بفكرة الثأر لنفسك انا لم آخذه |
| Takım arkadaşın yanlışlıkla tutuklandı diye herkesin yemeğini zehirleyerek mi öç alıyorsun? | Open Subtitles | تم إلقاء القبض بصورة غير مشروعة فريقك وأنت تنتقم من قبل الجميع طعام تسمم ل. |
| İçimdeki intikam ateşinin, öç alma duygusunun Jackson'ı korkuttuğunu anladım. | Open Subtitles | كل هذا الغضب الذي في داخلي ...كلّ تلكَ الشهوة للإنتقام |
| Kampa girdim. öç almayacağım Ray. | Open Subtitles | اعلم انك تقولين انك لن تنتقمي لأصدق أن لن تفعلي |
| Şimdi Hindular öç alıyor. | Open Subtitles | و الهندوس ينتقمون الاّن |
| Alacağımız intikama, bu haneye saldıran herkesten öç aldıktan sonra intikam diyebiliriz. | Open Subtitles | الإنتقامسوفيظلفىقارورةفارغة ... لأنهليسملىءبالقصاص... ضد كُل من قاموا بجرح هذا المنزل. |