| Aptal! Bir saatlik dersimden hiçbir şey öğrenmemişsin. | Open Subtitles | غبي أنت لم تتعلم أي شيء من حصتي التي مدتها ساعة |
| Sorun şu ki, kitaplara saygı duymayı hiç öğrenmemişsin. | Open Subtitles | المشكلة هي أنك لم تتعلم أبدا أن تقدر الكتب |
| Sanırım son kitabından beri hiçbir şey öğrenmemişsin. | Open Subtitles | أعتقد أنك لم تتعلم شيئاً منذ كتابك الأخير |
| O zaman hiçbir şey öğrenmemişsin, değil mi? | Open Subtitles | إذاً أنتِ لم تتعلمي أي شيء أليس كذلك؟ |
| Demek ki hiçbir şey öğrenmemişsin. | Open Subtitles | حسناً, إذا انت ربما لم تتعلمي شيئاً |
| Bak, hadi ama, Tanya. Hiç bir şey öğrenmemişsin gibi. | Open Subtitles | بحقك (تاينا) يبدو كأنك لم تتعلمي أي شيء إطلاقاً |
| Tanrım, hiç görgü öğrenmemişsin. | Open Subtitles | لم تتعلم أخلاق في أسفارك |
| Hiçbir şey öğrenmemişsin. | Open Subtitles | أنت لم تتعلم أي شيء |
| Hiçbir şey öğrenmemişsin. | Open Subtitles | إذاً فأنت لم تتعلم أي شيء |
| - Hiçbir şey öğrenmemişsin Arjuna. | Open Subtitles | انت لم تتعلم اي شيء ، ارجون |
| O halde hiçbir şey öğrenmemişsin. | Open Subtitles | إذاً فأنت لم تتعلم أي شيء. |
| O zaman hiçbir şey öğrenmemişsin. | Open Subtitles | أنت لم تتعلم شيئًا إذن |
| Hiçbir şey öğrenmemişsin. | Open Subtitles | لم تتعلم شيئاً |
| Hiçbir şey öğrenmemişsin. | Open Subtitles | لم تتعلمي أي شيء |