"öğrenmişsin" - Translation from Turkish to Arabic

• تعلمت
• تعلّمت
• تعلمتي
• تعلمتَ
• تعلمتِ
• تعلّمتي

tebrik ediyorum. son görüştüğümüzden beri, birkaç taktik ve numara öğrenmişsin.
ثنائي ، تعلمت بضعة الخدع منذ لقائنا الأخير

- Seyahatin sırasında İtalyanca konuşmayı öğrenmişsin
واثناء تلك الفتره من الزمن كنت قد تعلمت التحدث بالايطاليه بفصاحه

Oh, okul gezisinden gerçekten birşeyler öğrenmişsin.
يبدو أنك تعلمت شيء مفيد من رحلتك المدرسية

Görünüşe göre erkek olunca, kadın olmakla ilgili bir şeyler öğrenmişsin.
يبدو أنكِ تعلّمت بعض الأشياء عن كونكِ امرأة نتيجة تحوّلكِ لرجل

Görüyorum ki yeni numaralar öğrenmişsin. Ama sana yenilmek için gelmedim ben.
أرى بأنك تعلمتي بعض الخدع الجديده لكني لم أتي كل هذه المسافة لأخسر أمامك

Bunu bir berberden öğrenmişsin.
تعلمتَ تلك العبارة من عند الحلاق.

Belli ki sandığımdan da çok şey öğrenmişsin.
من الواضح أنّكِ تعلمتِ أكثر مما يجب عليكِ.

Oyunu sert oynamayı iyi öğrenmişsin, Albay.
لقد تعلمت اللعب بشراسة سريعا أليس كذلك يا كولونيل ؟

Nasıl ateş edileceğini, merminin izlediği yolu, silahı sıfırlamayı atış arasında doldurma yapmamayı öğrenmişsin.
تعلمت كيف تطلق وتحدد المسار وتعيد البندقية لوضعها ولا تحمل الطلقات اثناء اطلاقها

İyi iş, Hans, hesap çizelgesini öğrenmişsin.
عمل جيد ، هانز ، كنت قد تعلمت استخدام جدول البيانات.

Papazlık okulundaki ilk hafta derslerini çok iyi öğrenmişsin.
لقد تعلمت ذلك منذ الأسبوع الأول لك في الأبرشية

Sanırım küçük de olsa önemli bir şey öğrenmişsin.
بعد كل ذلك , اعتقد انك قد تعلمت شيئا مهما

Halledebilirsen, son zamanlarda çok şey öğrenmişsin demektir.
حسناً، إذا كنت تستطيع، لا بُدّ أنكَ تعلمت ذلك مؤخراً جداً

Etkilendim. Hintçe konuşmayı öğrenmişsin herhalde.
لقد أتعجبتُ ، في الواقع أنت تعلمت التحدث بـ الهندي

Vay canına, yeni kelimeler öğrenmişsin.
آوه ، أنظر إلى هذا لقد تعلمت كلمات جديدة

Yeşil Fener'in gay olduğunu yeni öğrenmişsin gibi bir ifaden var.
ما خطبك؟ يبدو وكأنك تعلمت فقط أن الفانوس الأخضر مثلي الميول من جديد.

Ateş etmeyi, mermi yolunu, tüfeği sıfırlamayı atışlar arasında şarjör değiştirmemeyi bizden öğrenmişsin.
تعلمت القنصّ، وضع المسار، وتهيئة البندقية، لا تعيد التعبئة أثناء الأطلاقات،

Bu dünyayla ilgili çok şey öğrenmişsin anne.
لقد تعلمت الكثير من الأشياء بخصوص هذا العالم، أمس

Kalmama izin verdiğin için sağol, ve kahvaltı içind de saol. Sonunda Fransız tostu yapmayı öğrenmişsin, ha?
شكرا لإستضافتي، وللإفطار أخيرا تعلّمت إعداد الخبز الفرنسي

O halde bir şey öğrenmişsin!
إذن أنتَ تعلمتَ شيء.

Sanki eskiden tam bir işkoliktin ama şimdi biraz yavaşlayıp hayatını yaşamayı öğrenmişsin.
أشعر بأنكِ كنتِ منهمكة بالعمل كثيرًا والآن تعلمتِ ان تسترخي وتستمتعي بالحياة

Görüyorum ki balık tutmayı öğrenmişsin.
أرى أنكِ تعلّمتي الصيد