| Bğa ilk doğduğunda bile, ihtişamlıydı ve boynuzları vahşi bir öküzün boynuzları gibiydi. | Open Subtitles | إنه أول ثور يكون له سلكة عظيمة وقرونه قرونَ ثور برّي |
| Sen şimdi dev çekiç kafalı bir öküzün kaynayan yanardağın içinden fırladığını ve Boneknapper'ı yediğini mi söylüyorsun? | Open Subtitles | الآن انت تقول .. ثور عملاق مفترس ؟ خرج من البركان المشتعل والتهم محطم العظام ؟ |
| Profesör, bu koca öküzün sizi rahatsız etmesine izin vermemelisiniz. | Open Subtitles | بأمانة، أستاذ، أنت يَجِبُ أَنْ لا يَتْركُ a ثور كبير مثل تلك المضايقةِ أنت. |
| Profesör, bu koca öküzün sizi rahatsız etmesine izin vermemelisiniz. | Open Subtitles | بأمانة، أستاذ، أنت يَجِبُ أَنْ لا يَتْركُ a ثور كبير مثل تلك المضايقةِ أنت. |
| Güzel, güzel. Bardaktan başka bir kalem al ve benim için öküzü boya. öküzün içini boya. | TED | جميل التقطِي قلما آخر من الكوب ولوني الثور |
| Ancak diğer tarafa ulaşmak üzerelerken, fare öküzün kafasından atladı ve ilk sırayı aldı. | TED | مع ذلك، حينما شارفوا على الوصول إلى الجانب الآخر، قفز الفأر من فوق رأس الثور وضمن المركز الأول. |
| -Mavi öküzün eve mi döndü? | Open Subtitles | جاء ثور الخاص الزرقاء المنزل؟ هذا مضحك. |
| Ve maalesef, diğer yandan bir öküzün düküdür kendisi. | Open Subtitles | و للأسف أخلاق ثور |
| Bir öküzün gücüne sahip. | Open Subtitles | لديه قوة ثور |
| "Öküz yoksa yemlik boş kalır ama bol ürünü sağlayan öküzün gücüdür." | Open Subtitles | حيث لابقر، ستكون الكنيسة نظيفة ولكن الكثير من الإيرادات تأتي من قوة الثور |
| O koca öküzün kafasını parçalayacağım. | Open Subtitles | رجل.أنا سأكسر رأس ذلك الثور الكبير. |