| Ölümsüzlerin nerede yaşadığını ve sırlarının nasıl ele geçirileceğini biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف أين يعيش الخالدين وكيفيّة الحصول على سرهم |
| Ama Ölümsüzlerin bilgeliğini fethetmek için bizler de bilge olmalıyız. | Open Subtitles | ولكن للاستيلاء على الحكمة من الخالدين نحنُ أيضاً يجب أن نُصبح رجال حُكماء |
| Çünkü bir gün bu adam Ölümsüzlerin mabedine gidecek. Ve eğer şanslıysak, bu yakında bir gün olacaktır. | Open Subtitles | لان هذا الرجل في يوم ما سينضم الى هيكل الخالدين من هذه الامه |
| Tabii, Ölümsüzlerin ne yapabileceğini en azından Dünya'da hiç kimse bilmiyor. | Open Subtitles | بالطبع لا أحد على وجه الأرض يعلم ما الذي يفعله الخالدون |
| Şafakla Ölümsüzlerin kuvvetleri etrafımızı sarmış olacak ve Termofil düşecek. | Open Subtitles | فى الصباح الخالدون سيحيطون بنا البوابات الحارة ستسقط |
| Ölümsüzlerin en kıdemlisi daha kendi kaderini bile ele geçirmeye teşebbüs etmedin. | Open Subtitles | أكبر الخالدين الذي لم يفعل شيء للسيطرة على مصيره |
| Her şeyin sonunda, Ölümsüzlerin arkadaşlığını beklemeliyiz, denmişti. | Open Subtitles | ،عند نهاية كل شيء ،توقع رفقة الخالدين هذا ما قيل لي |
| Her şeyin sonunda, Ölümsüzlerin arkadaşlığını beklemelisin. | Open Subtitles | ،عند نهاية كل شيء توقع رفقة الخالدين |
| Kurgan tüm Ölümsüzlerin en güçlüsüdür. | Open Subtitles | كروجن انه أقوى من الخالدين |
| Ölümsüzlerin, ölmüş olanları " Yeniden canlandırdığı" yer. | Open Subtitles | الخالدين لديهم القدرة على"إحياء الموتى" |
| Yani gerçekten dünyayı Ölümsüzlerin komplosundan kurtarmak istediysen neden Michael'ı öldürmedin? | Open Subtitles | أقصد، إن كنت حقا هنا لوقف مؤامرة الخالدين العالمية، فلمَ لمْ تقتل (مايكل)؟ |
| Ölümsüzlerin dahi. | Open Subtitles | حتى الخالدون |